Ameliyatta hastanın ölümüne neden olmakla suçlanan doktora para cezası

Karadeniz 09.07.2020 - 14:30, Güncelleme: 02.12.2022 - 09:38 1990+ kez okundu.
 

Ameliyatta hastanın ölümüne neden olmakla suçlanan doktora para cezası

DÜZCE'de, Sebahattin Albayrakoğlu'nun (65) bel fıtığı ameliyatı sırasında kaybettiği eşi Güler Albayrakoğlu'nun (58) ölümünden sorumlu tuttuğu uzman doktor O.A. hakkındaki dava, 5 yıl sonra sonuçlandı. O.A.'ya verilen 3 yıl hapis, önce 2 yıl 6 aya indirildi ardından 36 bin 400 liralık adli para cezasına çevrildi. Karar sonrası eşinin mezarı başında dua eden Albayrakoğlu, "Beklentim para ya da doktorun hapiste yatması değildi, görevden alınmasını istiyorum" dedi.  Düzce'de emekli öğretmen Sebahattin Albayrakoğlu, 2015 yılının Eylül ayında eşi Güler Albayrakoğlu'nu bel fıtığı şikayeti ile Düzce Atatürk Devlet Hastanesi'ne götürdü. Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Dr. O.A., Güler Albayrakoğlu'nun fizik tedavinin ardından ameliyat olmasına karar verdi. Albayrakoğlu, 25 Kasım 2015 tarihinde alındığı ameliyat sırasında yaşamını yitirdi. Sebahattin Albayrakoğlu, eşinin ölümünden sorumlu tuttuğu doktordan şikayetçi olarak, hukuk mücadelesi başlattı. 5 yıl süren dava, 2 Temmuz'da sonuçlandı. Düzce 6. Asliye Ceza Mahkemesi, 'taksirle bir kişinin ölümüne neden olma' suçundan yargılanan Dr. O.A.'nın 3 yıl hapis ile cezalandırılmasına karar verdi. Hapis cezası, daha sonra 2 yıl 6 aya indirilirken, 36 bin 400 liralık adli para cezasına çevrildi. Sebahattin Albayrakoğlu, mahkeme sonucunun ardından eşi Güler Albayrakoğlu'nun mezarına giderek dua etti.   'YARIM SAATLİK İŞİ VAR' DEMİŞ Mahkeme sonucunun ardından eşi Güler Albayrakoğlu'nun mezarına giderek, dua eden Sebahattin Albayrakoğlu, 2015 yılının Eylül ayında bel fıtığı şikayetiyle eşini hastaneye götürdüğünü belirtti. Albayrakoğlu, şunları söyledi:  "Beyin ve Sinir Hastalıkları Uzmanı O.A. tarafından muayene edildi. Serumlar verildi ve aynı gün fizik tedavi için hastaneye yatırıldı. 4 gün boyunca tedavi yapıldı. Daha sonra doktor ameliyat olması gerektiğini söyledi. Biz de kabul ettik. 24 Kasım 2015 tarihinde ameliyat olacaktı. Eşime ameliyat elbiseleri giydirildi. Yaklaşık 1,5 saat bekletildikten sonra anestezi uzmanı ameliyata müsaade etmedi. Bazı tahlillerin eksik olduğunu söyledi. Ameliyatı 25 Kasım 2015 tarihine erteledi. 25 Kasım 2015 saat 08.15'te ameliyata girdi ve doktor 'Yarım saatlik işi var' dedi. Yarım saat içinde iki tane ana damar bir tanede kılcal damarı kesmiş. Kestikten sonra hemen ameliyat yerini kapatıyor. Hastayı olduğu gibi bırakıyor ve hasta komaya giriyor. Yanındaki anestezi uzmanı diyor ki bunda iç kanama ve kan kaybı var. Kan vermeye başlıyorlar. Serum da veriyorlar, ancak nabız yükselmiyor. Bunu anestezi uzmanı 3 kez tekrar ediyor. Doktor ise 'Hayır' diyerek durumu ciddiye almıyor. Aradan 3 saat geçtikten sonra anestezi uzmanı kendi inisiyatifi ile genel cerrahları çağırıyor. Operasyon yaptırıyor. Operasyon sonucunda 2 ana damar ile 1 kılcal damarın kesildiği belirleniyor. Kalp damar cerrahisi damarları onarıyor fakat vücutta kan kalmamış. Bütün verdikleri kan ve kendi kanı karın boşluğuna akmış, oradan aldılar ama bir daha ayılmadan akşam saat 19.50'de vefat ettiğini söylediler."    'EŞİMLE HELALLEŞEMEDİM' Albayrakoğlu, ameliyatın basit operasyon olduğunu söyledikleri için eşi ile helalleşmediğini belirterek, "Gayet sağlam güle oynaya ameliyata gittik. Cenazesini aldık geldik. Ne kızım ne oğlum ne de ben helalleşmeden doktor da yarım saatlik önemsiz bir operasyon olduğunu söyleyince biz de buna güvendik. Ameliyat oldu biz de cenazesini aldık" diye konuştu.   'DOKTORDAN BAŞSAĞLIĞI BEKLEDİM' Eşinin ölümü sonrası doktordan bir özür ya da başsağlığı beklediğini dile getiren Albayrakoğlu, "Doktordan ben bir başsağlığı ya da özür bekledim. Bunları yapmadı ertesi gün gitti doktorluğa devam etti. Bir şey olmamış gibi davranınca benden de aracıları araya koyarak olsa dahi özür ya da başsağlığı dilemediği için ben de doğrusu kızdım. Kızınca devlet hastanesinden raporları aldım. Bu raporlarla beraber Cumhuriyet Savcılığı'na dilekçe vererek davayı başlattım" dedi. Dava süresince avukat dahi tutmadığını dile getiren Albayrakoğlu, "Avukat tutmadım çünkü deliller çok sağlamdı. Bunun için gerek duymadım. Bir taraftan da tazminat davası açtım. Tazminat davasını da kazandım. Şu anda itiraz ettim. Verdikleri tutarı kabul etmedim. Danıştay'da dava açık duruyor. Bu ceza davası ise 2 Temmuz 2020'de sonuçlandı. Doktor suçlu bulundu. 36 ay hapis cezasına çarptırıldı. 6 ay indirim yaptılar, 2 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Avukatı bunu paraya çevirmek istedi ve paraya çevrildi" diye konuştu.    'BEKLENTİM GÖREVDEN ALINMASI' Sebahattin Albayrakoğlu, doktorun görevden alınmasını beklediğini belirterek, şöyle konuştu: "Benin beklentim para ya da doktorun hapiste yatması değildi. Bu doktorun tamamen görevden alınmasını istiyorum. Çünkü bilgisiz ve öngörüsüz olan birisi olmadığını düşünüyorum. Mahkeme boyunca da bunu gördüm. 58 yaşında bir kişiye 'yaşlı' dedi. Hiç tansiyon sorunu olmayan eşime 'tansiyon hastası' dedi. Mahkeme de bunları savundu. Fakat Adli Tıp Kurumu'nun raporları doktorun doğruyu söylemediğini ortaya çıkardı. Raporlara göre ceza aldı. Benim tek amacım bir başkalarını da yakmasın." ​

DÜZCE'de, Sebahattin Albayrakoğlu'nun (65) bel fıtığı ameliyatı sırasında kaybettiği eşi Güler Albayrakoğlu'nun (58) ölümünden sorumlu tuttuğu uzman doktor O.A. hakkındaki dava, 5 yıl sonra sonuçlandı. O.A.'ya verilen 3 yıl hapis, önce 2 yıl 6 aya indirildi ardından 36 bin 400 liralık adli para cezasına çevrildi. Karar sonrası eşinin mezarı başında dua eden Albayrakoğlu, "Beklentim para ya da doktorun hapiste yatması değildi, görevden alınmasını istiyorum" dedi.  Düzce'de emekli öğretmen Sebahattin Albayrakoğlu, 2015 yılının Eylül ayında eşi Güler Albayrakoğlu'nu bel fıtığı şikayeti ile Düzce Atatürk Devlet Hastanesi'ne götürdü. Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Dr. O.A., Güler Albayrakoğlu'nun fizik tedavinin ardından ameliyat olmasına karar verdi. Albayrakoğlu, 25 Kasım 2015 tarihinde alındığı ameliyat sırasında yaşamını yitirdi. Sebahattin Albayrakoğlu, eşinin ölümünden sorumlu tuttuğu doktordan şikayetçi olarak, hukuk mücadelesi başlattı. 5 yıl süren dava, 2 Temmuz'da sonuçlandı. Düzce 6. Asliye Ceza Mahkemesi, 'taksirle bir kişinin ölümüne neden olma' suçundan yargılanan Dr. O.A.'nın 3 yıl hapis ile cezalandırılmasına karar verdi. Hapis cezası, daha sonra 2 yıl 6 aya indirilirken, 36 bin 400 liralık adli para cezasına çevrildi. Sebahattin Albayrakoğlu, mahkeme sonucunun ardından eşi Güler Albayrakoğlu'nun mezarına giderek dua etti.

 

'YARIM SAATLİK İŞİ VAR' DEMİŞ Mahkeme sonucunun ardından eşi Güler Albayrakoğlu'nun mezarına giderek, dua eden Sebahattin Albayrakoğlu, 2015 yılının Eylül ayında bel fıtığı şikayetiyle eşini hastaneye götürdüğünü belirtti. Albayrakoğlu, şunları söyledi:  "Beyin ve Sinir Hastalıkları Uzmanı O.A. tarafından muayene edildi. Serumlar verildi ve aynı gün fizik tedavi için hastaneye yatırıldı. 4 gün boyunca tedavi yapıldı. Daha sonra doktor ameliyat olması gerektiğini söyledi. Biz de kabul ettik. 24 Kasım 2015 tarihinde ameliyat olacaktı. Eşime ameliyat elbiseleri giydirildi. Yaklaşık 1,5 saat bekletildikten sonra anestezi uzmanı ameliyata müsaade etmedi. Bazı tahlillerin eksik olduğunu söyledi. Ameliyatı 25 Kasım 2015 tarihine erteledi. 25 Kasım 2015 saat 08.15'te ameliyata girdi ve doktor 'Yarım saatlik işi var' dedi. Yarım saat içinde iki tane ana damar bir tanede kılcal damarı kesmiş. Kestikten sonra hemen ameliyat yerini kapatıyor. Hastayı olduğu gibi bırakıyor ve hasta komaya giriyor. Yanındaki anestezi uzmanı diyor ki bunda iç kanama ve kan kaybı var. Kan vermeye başlıyorlar. Serum da veriyorlar, ancak nabız yükselmiyor. Bunu anestezi uzmanı 3 kez tekrar ediyor. Doktor ise 'Hayır' diyerek durumu ciddiye almıyor. Aradan 3 saat geçtikten sonra anestezi uzmanı kendi inisiyatifi ile genel cerrahları çağırıyor. Operasyon yaptırıyor. Operasyon sonucunda 2 ana damar ile 1 kılcal damarın kesildiği belirleniyor. Kalp damar cerrahisi damarları onarıyor fakat vücutta kan kalmamış. Bütün verdikleri kan ve kendi kanı karın boşluğuna akmış, oradan aldılar ama bir daha ayılmadan akşam saat 19.50'de vefat ettiğini söylediler." 

 

'EŞİMLE HELALLEŞEMEDİM' Albayrakoğlu, ameliyatın basit operasyon olduğunu söyledikleri için eşi ile helalleşmediğini belirterek, "Gayet sağlam güle oynaya ameliyata gittik. Cenazesini aldık geldik. Ne kızım ne oğlum ne de ben helalleşmeden doktor da yarım saatlik önemsiz bir operasyon olduğunu söyleyince biz de buna güvendik. Ameliyat oldu biz de cenazesini aldık" diye konuştu.

 

'DOKTORDAN BAŞSAĞLIĞI BEKLEDİM' Eşinin ölümü sonrası doktordan bir özür ya da başsağlığı beklediğini dile getiren Albayrakoğlu, "Doktordan ben bir başsağlığı ya da özür bekledim. Bunları yapmadı ertesi gün gitti doktorluğa devam etti. Bir şey olmamış gibi davranınca benden de aracıları araya koyarak olsa dahi özür ya da başsağlığı dilemediği için ben de doğrusu kızdım. Kızınca devlet hastanesinden raporları aldım. Bu raporlarla beraber Cumhuriyet Savcılığı'na dilekçe vererek davayı başlattım" dedi. Dava süresince avukat dahi tutmadığını dile getiren Albayrakoğlu, "Avukat tutmadım çünkü deliller çok sağlamdı. Bunun için gerek duymadım. Bir taraftan da tazminat davası açtım. Tazminat davasını da kazandım. Şu anda itiraz ettim. Verdikleri tutarı kabul etmedim. Danıştay'da dava açık duruyor. Bu ceza davası ise 2 Temmuz 2020'de sonuçlandı. Doktor suçlu bulundu. 36 ay hapis cezasına çarptırıldı. 6 ay indirim yaptılar, 2 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Avukatı bunu paraya çevirmek istedi ve paraya çevrildi" diye konuştu. 

 

'BEKLENTİM GÖREVDEN ALINMASI' Sebahattin Albayrakoğlu, doktorun görevden alınmasını beklediğini belirterek, şöyle konuştu: "Benin beklentim para ya da doktorun hapiste yatması değildi. Bu doktorun tamamen görevden alınmasını istiyorum. Çünkü bilgisiz ve öngörüsüz olan birisi olmadığını düşünüyorum. Mahkeme boyunca da bunu gördüm. 58 yaşında bir kişiye 'yaşlı' dedi. Hiç tansiyon sorunu olmayan eşime 'tansiyon hastası' dedi. Mahkeme de bunları savundu. Fakat Adli Tıp Kurumu'nun raporları doktorun doğruyu söylemediğini ortaya çıkardı. Raporlara göre ceza aldı. Benim tek amacım bir başkalarını da yakmasın." ​

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve rizeninsesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
timbir - birlik haber ajansi