Doç. Dr. Demir: Taşıyıcı olan temel değil, zemindir

Ersin DEMİR/ SAMSUN(DHA)- SAMSUN Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gökhan Demir, "Taşıyıcı olan zemindir, temel değildir. Yapıdan gelen yükleri, temeller vasıtasıyla zemine aktarıyoruz. Dolayısıyla zeminin taşıyıcılığı ve taşıma gücü doğru bir şekilde hesaplanarak elde edilen verilerle yapıların yapılması gerekir" dedi.
OMÜ Mühendislik Fakültesi Geoteknik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gökhan Demir, yapıların yapılacağı alanlardaki zemin etütlerinin hassas bir şekilde yapılması gerektiğini söyledi. Zeminden alınan örneklerin laboratuvar ortamına, doğal durumu korunarak getirilmesi ve analizlerin bu doğrultuda yapılmasının, doğru sonuç alınması adına önemli bir yöntem olduğunu belirten Doç. Dr. Demir, "Zemin etütlerinde öncelikle planlama yapmaktayız. Deprem yönetmeliğine göre kaç metrekarelik alanda zemin etütü yapacağımızı ve bu alanlarda kaç tane sondaj yapılması gerektiğini belirliyoruz. Bu planlama sonrasında zemin etütü yapan firmalar vasıtasıyla parsel üzerinde belirlenen noktalarda, özellikle de yapı altına denk gelecek şekilde sondajlarımızı yapıyoruz" diye konuştu.
NUMUNELERİN DOĞAL DURUMU KORUNMALI
Farklı tür zeminlerde farklı arazilerde de analizler yapabildiklerini dile getiren Doç. Dr. Gökhan Demir, "Zemin etütlerindeki amaçlardan bir tanesi ve en önemlisi zeminin belirlenmesi, numune alınması, alınan numunelerin arazi ortamında doğal koşulları muhafaza edebilecek bir şekilde saklanması ve bu koşulları muhafaza edecek şeklide laboratuvara taşınmasıdır. Çünkü bu değerler muhafaza edilmeli ki laboratuvar ortamında deneye tabi tutulması sırasında en ufak bir bozulmaya maruz kalmasın. Yani doğal durumunu koruması önemli. Bu şekilde zeminle ilgili bilgiler doğru bir şekilde elde edilir" ifadelerini kullandı.
ZEMİN VE YAPI İLİŞKİSİ ÖNEMLİ
Doğru zemine doğru yapı yapılabilmesi için, bilimsel verilerden yararlandıklarını söyleyen Doç. Dr. Gökhan Demir, "Alana ne kadarlık bir yapı yapılması planlanıyor, buradaki taban basıncının ne olması gerekiyor ve bunu karşılayacak zeminin de taşıma gücünün olup olmaması durumu söz konusu. Burada taşıyıcı zemindir, temel değildir. Biz yapıdan gelen yükleri temeller vasıtasıyla zemine aktarıyoruz. Dolayısıyla da burada zeminin taşıyıcılığının, taşıma gücünün doğru bir şekilde hesaplanması ve elde edilmesi gerekir. Yapıyla ve zemin arasındaki bu kıyaslamayı yaparak, zeminin buradaki taşıyıcılığının olup olmadığnı kontrol ederiz" diye konuştu. 
Zemin iyileştirmesinin farklı yöntemleri olduğunu belirten Doç. Dr. Demir, "Farklı zeminlerde, farklı zemin iyileştirmeleri yapılabilir. Özellikle geoteknik mühendisliğince, zemindeki problem değerlendirilmelidir. Zemin durumu, farklı metrelerde farklılık gösterebilir. Bu noktada doğru zemin etütü yapılmalı. Belirlenen zemin etütlerinin dikkatlice ve hassas bir şekilde elde edilmesi gerekir. Çünkü elde edilen değer, zemin mühendisinin zeminin taşıma gücünü belirlemesinde kullandığı için, başlangıçta yapılacak hata taşıma gücündeki ve temel seçimindeki hataya sebebiyet verecektir. Mutlaka zemin etütlerini doğru yapmalıyız, üst yapıyla beraber geoteknik değerlendirmeyi doğru yapmalıyız. Sonrasında da iyileştirme gerekiyorsa iyilieştirmeyi alansal bazda planlamanın doğru yapılması sonrasında uygulamanın da düzgün yapılmasını sağladıktan sonra herhangi bir problem yaşamayız" dedi.

FOTOĞRAFLI