CHP’nin başörtüsü özgürlüğünü teminat altına almak adına bir kanun teklifi hazırlamasını, başörtüsü yasağı sorununun kaynağı olan ve daha düne kadar ortaya koyduğu eylemlerle bunu gösteren eski Türkiye’nin CHP zihniyetinin ve jakobenizminin millet iradesi karşısında hizaya gelmesi olarak görüyor ve olumlu buluyoruz.

Yasakçı toplum mühendisliği anlayışının, hak ve özgürlük mücadelemizdeki istikrar ve siyasi iradenin kararlılığı karşısında geldiği nokta sevindiricidir. Siyasi taktik bile olsa atılan bu adımı, karanlık bir totalitarizm karşısında aydınlık insan hakları mücadelemizin bir başarısı olarak da görüyoruz.

Başörtüsü yasağı sorununu çözme payesi birilerine verilecekse 12 milyon 300 bin imzayı toplayan, itirazı yükselten Eğitim-Bir-Sen’e, Memur-Sen’e, meydanlarda yasağa direnen sivil toplum kuruluşlarına, bedel ödeyen başörtülü kardeşlerimize, milletimizin onurlu duruşuna verilmelidir.

Temel hak ve özgürlükleri ucube bir yönetmelikle kısıtlayan zihniyetin bu ülkede yaşattığı acıların tekrarlanmaması için, başta başörtüsü olmak üzere, inanç özgürlüğü net bir şekilde anayasal koruma altına alınmalıdır.

Bu nedenle, Cumhurbaşkanımızın Anayasa değişikliği çağrısı dikkate alınmalı, öneri Meclis’e gelmeli, CHP de samimi ise teklife destek vermeli, inanç özgürlüğünün bir parçası olan başörtüsü ve kılık-kıyafet hakkı anayasal güvenceye kavuşmalı, bu tartışma tarihe gömülmelidir.

Mustafa TÜRÜT

Eğitim-Bir-Sen Rize 2 No’lu Şube Başkanı