CHP, son 20 yılda hiç bu kadar kötü yönetilmedi

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Eski Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanması neticesinde yine ortalık toz duman…

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Eski Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanması neticesinde  yine  ortalık toz duman…  Peşinen söyleyeyİM, Yaşadığımız her anın İlahi Adalet karşısında hesabını vereceğimizi biliyoruz .Yeryüzünden hesaba çekileceğiz. “Kenarı Diclede bir kurt aşırsa bir koyunu, gelir adli ilahı sorar Ömer’den onu”. Sadece Ömer’den değil, Abdurrahmanlar’dan, Yunuslar’dan Dursunlar’dan Barışlar’dan Esralar’dan Betüller’den de sorar. Ekonomik ve Politik kriz sosyal bir krizle birlikte, bütün toplumu kuşatmaya başladı. Göz göre göre… Bu arada Krizden nemalanmak isteyen iç ve dış mihraklar da var. Bu krizin ucu daha nereye kadar uzanır onu ön görmek bugünden pek mümkün değil. Bu krizin kazananı olmayacak gibi. Türkiye'de son dönemde yaşanan olaylar, demokrasimizin temel taşlarından biri olan millet iradesinin ne denli önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor.  İstanbul'un seçilmiş belediye başkanı Ekrem İmamoğlu, 19 Mart 2025 tarihinde polis tarafından yolsuzluk ve terör bağlantıları suçlamasıyla gözaltına alındı ve sonrasında tutuklandı . Ayrıca, İstanbul Üniversitesi tarafından İmamoğlu'nun üniversite diplomasının iptal edilmesi, onun 2028'deki cumhurbaşkanlığı seçimlerine katılma hakkını ortadan kaldırdı. Demokratik bir toplumda, halkın seçtiği temsilcilerin iradesine saygı göstermek esastır. Millet iradesinin yok sayılması, sadece hukuki değil, ahlaki bir sorundur. Bu nedenle, tüm siyasi aktörlerin ve kurumların, millet iradesine saygı göstermeleri ve demokrasimizin temel ilkelerini korumaları büyük önem taşımaktadır. Lakin kanun  önünde herkes eşittir. Bu seçilmişlik onlara bir ayrıcalık tanımaz. Hele hele devletin polisine savcısına hakimine valisine kafa  tutma hakkı hiç  mi hiç vermez. CHP, son 20 yılda hiç bu kadar kötü yönetilmedi. Partide bu kadar “sen-ben” kavgası ve bu denli bulanık bir hava yaşanmadı. Düşünebiliyor musunuz? Kurultayda kaybeden Genel Başkan Kılıçdaroğlu, “Sırtımda hançerlerle kurultaya girdim.” diyor. Üstelik kurultayla ilgili soruşturma açılmasına sebep oluyor. Bir parti lideri bunu nasıl yapar? Parti kurultayına gölge düşürüyor. CHP düşmanlarını kendi içinde aramalı bence! Her neyse konuya gelirsek, Kimse çok temiz değil ve kimse kendi suçunu kabul etmiyor. Birbirimizi dinleme, anlama gibi bir meselemiz yok. Hep öfke, hep komplo, hep özeliklerin acıları, yoksullukları, zaafları üzerine kendine gelecek arayanların oyununa geliyoruz. Kimi din satıyor, kimi Atatürk satıyor, kimi ırk, kimi ideoloji, kimi özgürlük, kimi demokrasi, kimi milliyetçilik satıyor. Alıcısı da çok bunların. Biz toplum olarak aklımızı başımıza toplamadan, kurtarıcılardan kurtulmadan kurtuluşa ermemiz de mümkün değil sanırım. “Fitne zamanlarında oturan ayaktakinden, ayaktaki yürüyenden, yürüyen koşandan daha hayırlıdır”