Dünya Gıda Tekellerinin Danışmanları Türkiye’de Tarım Bakanı olursa…

Siyaset 10.03.2022 - 12:51, Güncelleme: 02.12.2022 - 09:39 2285+ kez okundu.
 

Dünya Gıda Tekellerinin Danışmanları Türkiye’de Tarım Bakanı olursa…

Bekaroğlu: Dünya Gıda Tekellerinin Danışmanları Türkiye’de Tarım Bakanı olursa…  Yeni Tarım Bakanı Vahit Kirişçi’nin yabancı gıda kartellerine danışmanlık yapan New Bridge adlı danışmanlık firmasının sahibi olduğu iddiasını gündeme getiren CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu, ülkemizdeki gıda arzı ve aşırı fiyatlanmanın temelinde, dünya gıda tekellerine danışmanlık yapanların Türkiye’de Tarım Bakanı olmasının yattığını söyledi. Bekaroğlu, çay fiyatı ve desteklemelerinin üretim yapılabilecek seviyede desteklenmemesi durumunda ayçiçeği ve buğdayda yaşanan sıkıntıların gelecek yıllarda çayda da yaşanacağına dikkat çekti.  TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, akaryakıt, buğday ve ayçiçeği yağındaki aşırı fiyat artışlarına ve gıda arzındaki sıkıntılara değinen CHP İstanbu Milletvekili Mehmet Bekaroğlu, “Şu anda buğday, ayçiçek yağı ve akaryakıtta yaşanan sıkıntılar, Ukrayna’daki savaşla ilgili değildir. Hiç mi ilgisi yoktur; vardır bir etkisi ama esas sebep o değildir. Zaten Ayçiçek yağı ile ilgili sıkıntı vardı, fiyatlar dörde beşe katlanmıştı. Hükümet sözcüleri Ayçiçek yağı fiyatlarından söz etmiyor, ‘stoklarımız vardır, raflar boş değil’ gibi laflar ediyorlar.” dedi.   Nüfus 1,5 kat arttı, buğday üretimi azaldı!  1990’da 54 milyon nüfus varken 20 milyon ton buğday üretildiğini hatırlatan Bekaroğlu, “Bugün Türkiye’nin nüfusu 84,3 milyon. 8 milyon sığınmacı ve sezonluk gelen 30-40 milyon turist var. Türkiye’nin bugünkü buğday üretimi hâlâ 20 milyon ton civarındadır. Türkiye’de buğday sıkıntısı var mı yok mu; şimdi siz karar verin. 2021’de 17,5 milyon ton buğday üretilmiş, 6,5 milyon ton da ithal edilmiş. Türkiye’nin çok ciddi bir buğday açığı vardır.” diye konuştu.  Ayçiçek yağında da yerli üretimi desteklemek yerine ithalatçı politikaların benimsendiğini ifade eden Bekaroğlu, “2010’larda 1,3 milyon ton civarında Ayçiçek yağı üretimi vardı, şimdi 2 milyon ton civarında üretim yapılıyor. Ayçiçek tohumunda 800 bin ton civarında açığımız var, bunu ithalatla kapatıyoruz. Stoklarımız yeterlidir, yağ sıkıntımız yoktur diyorlar ama bir yandan da ‘Savaş nedeniyle Azak denizinde gemiler kaldı, o gemiler geldiğinde sıkıntı ortadan kalkacak’ diye itiraf ediyorlar. Türkiye, ayçiçek tohumu ithalatında dünya birincisi.” diye konuştu.  Derviş’i 1999’da Türkiye’ye getiren Bahçeli’nin kendisi!  Bekaroğlu, şöyle devam etti:  “Bunlar neden oluyor? Kendi kendine yeten ülkeye ne oldu 20 senede? Sayın Erdoğan, Sayın Bahçeli, onların adamları, tetikçileri gelsin bunlara cevap versin. IMF programlarını biz getirmedik diyorlar. Bahçeli Parti sözcümüze ‘Derviş’in yamağı, Derviş’in yetiştirmesi’ diyor. Derviş’i bu ülkeye getiren kim? 99’da Kemal Derviş’i IMF programlarını uygulasın diye getiren Bahçeli’nin kendisi. IMF programları dünya gıda tekellerinin ürettiği ürünlerin Türkiye’deki üretiminin kısıtlanması. IMF diyor ki; ‘Siz iflas ettiniz. Ben size düşük faizli borç vereceğim ama şartım var; pancar ekimini sınırlayacaksınız, şeker üretiminizi 4’ten 1’e düşüreceksiniz.” Neden böyle diyor, çünkü dünya gıda tekellerinin milyonlarca ton fazla şekeri var. Tütün üretmeyeceksiniz, ayçiçeği üretmeyeceksiniz, çeltik üretmeyeceksiniz, bunları sınırlandıracaksınız. 15 günde 15 yasa bunlardı; IMF programları… IMF programlarını Adalet ve Kalkınma Partisi sıkı sıkıya uygulamıştır.”   Al gülüm ver gülüm ithalat  Önceki Tarım Bakanı Bekir Pakdemirli’nin, “ithalat yaparız, paramız var ki ithalat yapıyoruz, bunda ne var!” sözünü hatırlatan Bekaroğlu, “Bu ithalatlar al gülüm ve gülüm tarzındaki ithalatlardır. Cumhurbaşkanının etrafında bir takım adamlar türemiş, bunlar ithalattan korkunç paralar kazanıyor. İthalattan aldığı vergiden dolayı devlet de ithalatı teşvik ediyor.” dedi.   Geçtiğimiz yıllarda Cumhurbaşkanı kararıyla Türkiye Azerbaycan’dan kuru çay ithal edildiğini hatırlatan Bekaroğlu, “Azerbaycan çay ülkesi değil. Ürettiği çay kendi ihtiyacının yüzde 10’unu bile karşılamıyor. Nedir bu diye soru sorduk, önerge verdik, hiç cevap vermediler.” diye konuştu. Tüm bu ithalat işlerinin bu şekilde Cumhurbaşkanı’nın etrafında kümelenen birileri tarafından yapıldığını iddia eden Bekaroğlu, “Çünkü etrafında birileri toplanmış, bakanları bile yabancı firmaların danışmanlığını yapıyor, onların adamları. Pakdemirli öyleydi, bu yeni bakan da öyle çıktı. Bir danışmanlık firması kurmuş; New Bridge! Londra’da partnerleri var. Hangi ürün nasıl gelir? Sadece hangi ürün nasıl gelir, hangi ürün daha çok kazandırır diye danışmanlık yapmıyor; buna danışmanlık işleri Cumhurbaşkanı’na yakın olduğu için, gerektiğinde yasal düzenlemeleri yapacak kişi olduğu için veriliyor. ‘İthalat yolunu kararname çıkartarak açacağız’ dedikleri için danışmanlık işleri bunlara veriliyor.” dedi.  Yeni Bakan Kirişçi de yabancı gıda tekellerine danışmanlık yaptı Pakdemirli’nin de Kirişçi’nin de yabancı gıda tekellerine danışmanlık yaptıkları için Tarım Bakanı yapıldıklarını ifade eden Bekaroğlu, şunları söyledi:  “DDK’nın raporları var; neler yapmış Pakdemirli de harcanmış, onun açıklığa kavuşması gerekiyor. Bu Vahit Kirişçi dediğimiz yeni Bakan, 13 sene evvel zeytinlik alanların imara açılması, buralarda fabrikalar, enerji tesisleri kurulabilmesi için kanun teklifi veren adam! O gün bu teklif reddedildi ama bugün Cumhurbaşkanı kararıyla zeytinlik alanlarda bu tesisler kurulabilecek. Bu kararları verenleri arka arkaya Tarım Bakanı olarak getiriyor. Niye Türkiye’de buğday, ayçiçeği sıkıntısı var; işte bu sebepten dolayı. Tarım Kanununda, “GSYH’nin 1’i kadar tarıma destek verilir” deniyor. Bu kanuna göre 79 milyar TL destek verilmesi gerekiyor ama 2021’de 25,8 milyar TL destek verildi. Özel ilişkilerle alınan ithalat kararları ile Rusya’nın, ABD’nin, Ukrayna’nın, İsrail’in çiftçileri destekleniyor.”   Ayçiçeği ve buğdayda yaşanan sıkıntı çayda da yaşanacak  Önümüzdeki sene sıkıntısı çekilen ürünlere çayın ekleneceğini söyleyen Bekaroğlu, “Artık Doğu Karadeniz Bölgesinde vatandaş çaya gübre atamıyor. Geçen sene 2 bin küsur lira olan gübre 9 bin liraya gelmiştir. Şu anda Doğu Karadeniz bölgesinde kimsede para yoktur, özellikle de yarılıkçılarda para yoktur. Kimse gübre atamıyor. Gübreye alışmış toprağa gübre atılmadığında verim yarı yarıya düşecek. Zaten Türkiye kendi ihtiyacından az çay üretiyor, yarı yarıya düştüğü zaman çay sıkıntısını göreceğiz.”   Doğu Karadeniz Bölgesinde çaya gübre atma zamanı geldiğini ifade eden Bekaroğlu, “2 bin liradan 9 bin liraya çıktı gübre fiyatı. Devlet çayda gübre desteği veriyor; dönümüne 8 TL. Ortalama çay bahçesi büyüklüğü 5 dönümdür. 5 dönüm bahçesi olan çay üreticisi 40 TL gübre desteği alıyor. Bu parayı alabilmek için evrak hazırlasa daha fazla tutar. Para çıktı deseler 15 gün sonra köyünden inip 40 lirayı almaya gitse 45-50 lira yakıta harcayacak. Böyle komik bir durumla karşı karşıyayız.” dedi.  İthalat halkın ihtiyacından değil!  Tüm bu yokluğun ve yoksulluğun sebebinin tek kişi yönetimi olduğunu vurgulayan Bekaroğlu, konuşmasını şöyle tamamladı:   “Herkes bir kişiye bakıyor. Geçen hafta Rize’deydim, sokakta beni çeviren herkes ‘Söyleyin Cumhurbaşkanına da çay fiyatlarını ve desteklerini belli bir noktaya getirsin’ diyor. Hayır, bunlar ısrar ediyor. İthalata, yabancı çiftçiye, Ukrayna’nın çiftçisine, ABD’nin çiftçisine vermeye devam ediyorlar. Niye bunu yapıyorlar? Açıkça suçluyorum; bu ithalatları ihtiyaç olduğundan yapmıyorlar, aynen ihaleleri yaptıkları gibi; adamları var, ya da adamlarının adamları var. Onlar geliyor, aynen bu Tarım Bakanı gibi biri var, Cumhurbaşkanı’nın yanındakilerden birine diyor ki, ‘şöyle bir ürün var, bunu getirirsek şöyle para kazanırız. Bunun için Gümrük Vergisinin sıfırlanması gerekir” diyor. Ve işler böyle yürüyor. Kim yapıyor bunu; Vahit Kirişçiler yapıyor. Niye bu firmayı kurdu, nedir bu New Bridge firmasının işlevi? Yabancı gıda firmalarına danışmanlık yapacak. Bu adamlar bu ülkeyi yönettiği için bu sıkıntıları yaşıyoruz. Bunun sebebi bir de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemidir. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem, sadece Cumhurbaşkanı yerine Başbakan gelecek filan değil, bizzat ekmekle ilgili, yağ ile ilgili çay ile ilgili, buğday ile ilgili, ayçiçeğiyle ilgili, çeltikle ilgili, pamukla ilgili, ülke ile ilgili bir meseledir. Devlet Bahçeli ve adamları kasıla kasıla milliyetçilik satıyorlar ortalıkta. Milliyetçilik bunlara karşı çıkmaktır. Bunlara karşı çıkanlara ‘hain’ demek milliyetçilik filan değil, sahteciliktir.”

Bekaroğlu: Dünya Gıda Tekellerinin Danışmanları Türkiye’de Tarım Bakanı olursa… 


Yeni Tarım Bakanı Vahit Kirişçi’nin yabancı gıda kartellerine danışmanlık yapan New Bridge adlı danışmanlık firmasının sahibi olduğu iddiasını gündeme getiren CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu, ülkemizdeki gıda arzı ve aşırı fiyatlanmanın temelinde, dünya gıda tekellerine danışmanlık yapanların Türkiye’de Tarım Bakanı olmasının yattığını söyledi. Bekaroğlu, çay fiyatı ve desteklemelerinin üretim yapılabilecek seviyede desteklenmemesi durumunda ayçiçeği ve buğdayda yaşanan sıkıntıların gelecek yıllarda çayda da yaşanacağına dikkat çekti. 


TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, akaryakıt, buğday ve ayçiçeği yağındaki aşırı fiyat artışlarına ve gıda arzındaki sıkıntılara değinen CHP İstanbu Milletvekili Mehmet Bekaroğlu, “Şu anda buğday, ayçiçek yağı ve akaryakıtta yaşanan sıkıntılar, Ukrayna’daki savaşla ilgili değildir. Hiç mi ilgisi yoktur; vardır bir etkisi ama esas sebep o değildir. Zaten Ayçiçek yağı ile ilgili sıkıntı vardı, fiyatlar dörde beşe katlanmıştı. Hükümet sözcüleri Ayçiçek yağı fiyatlarından söz etmiyor, ‘stoklarımız vardır, raflar boş değil’ gibi laflar ediyorlar.” dedi.  


Nüfus 1,5 kat arttı, buğday üretimi azaldı! 


1990’da 54 milyon nüfus varken 20 milyon ton buğday üretildiğini hatırlatan Bekaroğlu, “Bugün Türkiye’nin nüfusu 84,3 milyon. 8 milyon sığınmacı ve sezonluk gelen 30-40 milyon turist var. Türkiye’nin bugünkü buğday üretimi hâlâ 20 milyon ton civarındadır. Türkiye’de buğday sıkıntısı var mı yok mu; şimdi siz karar verin. 2021’de 17,5 milyon ton buğday üretilmiş, 6,5 milyon ton da ithal edilmiş. Türkiye’nin çok ciddi bir buğday açığı vardır.” diye konuştu. 


Ayçiçek yağında da yerli üretimi desteklemek yerine ithalatçı politikaların benimsendiğini ifade eden Bekaroğlu, “2010’larda 1,3 milyon ton civarında Ayçiçek yağı üretimi vardı, şimdi 2 milyon ton civarında üretim yapılıyor. Ayçiçek tohumunda 800 bin ton civarında açığımız var, bunu ithalatla kapatıyoruz. Stoklarımız yeterlidir, yağ sıkıntımız yoktur diyorlar ama bir yandan da ‘Savaş nedeniyle Azak denizinde gemiler kaldı, o gemiler geldiğinde sıkıntı ortadan kalkacak’ diye itiraf ediyorlar. Türkiye, ayçiçek tohumu ithalatında dünya birincisi.” diye konuştu. 


Derviş’i 1999’da Türkiye’ye getiren Bahçeli’nin kendisi! 


Bekaroğlu, şöyle devam etti: 


“Bunlar neden oluyor? Kendi kendine yeten ülkeye ne oldu 20 senede? Sayın Erdoğan, Sayın Bahçeli, onların adamları, tetikçileri gelsin bunlara cevap versin. IMF programlarını biz getirmedik diyorlar. Bahçeli Parti sözcümüze ‘Derviş’in yamağı, Derviş’in yetiştirmesi’ diyor. Derviş’i bu ülkeye getiren kim? 99’da Kemal Derviş’i IMF programlarını uygulasın diye getiren Bahçeli’nin kendisi. IMF programları dünya gıda tekellerinin ürettiği ürünlerin Türkiye’deki üretiminin kısıtlanması. IMF diyor ki; ‘Siz iflas ettiniz. Ben size düşük faizli borç vereceğim ama şartım var; pancar ekimini sınırlayacaksınız, şeker üretiminizi 4’ten 1’e düşüreceksiniz.” Neden böyle diyor, çünkü dünya gıda tekellerinin milyonlarca ton fazla şekeri var. Tütün üretmeyeceksiniz, ayçiçeği üretmeyeceksiniz, çeltik üretmeyeceksiniz, bunları sınırlandıracaksınız. 15 günde 15 yasa bunlardı; IMF programları… IMF programlarını Adalet ve Kalkınma Partisi sıkı sıkıya uygulamıştır.”  


Al gülüm ver gülüm ithalat 


Önceki Tarım Bakanı Bekir Pakdemirli’nin, “ithalat yaparız, paramız var ki ithalat yapıyoruz, bunda ne var!” sözünü hatırlatan Bekaroğlu, “Bu ithalatlar al gülüm ve gülüm tarzındaki ithalatlardır. Cumhurbaşkanının etrafında bir takım adamlar türemiş, bunlar ithalattan korkunç paralar kazanıyor. İthalattan aldığı vergiden dolayı devlet de ithalatı teşvik ediyor.” dedi.  


Geçtiğimiz yıllarda Cumhurbaşkanı kararıyla Türkiye Azerbaycan’dan kuru çay ithal edildiğini hatırlatan Bekaroğlu, “Azerbaycan çay ülkesi değil. Ürettiği çay kendi ihtiyacının yüzde 10’unu bile karşılamıyor. Nedir bu diye soru sorduk, önerge verdik, hiç cevap vermediler.” diye konuştu. Tüm bu ithalat işlerinin bu şekilde Cumhurbaşkanı’nın etrafında kümelenen birileri tarafından yapıldığını iddia eden Bekaroğlu, “Çünkü etrafında birileri toplanmış, bakanları bile yabancı firmaların danışmanlığını yapıyor, onların adamları. Pakdemirli öyleydi, bu yeni bakan da öyle çıktı. Bir danışmanlık firması kurmuş; New Bridge! Londra’da partnerleri var. Hangi ürün nasıl gelir? Sadece hangi ürün nasıl gelir, hangi ürün daha çok kazandırır diye danışmanlık yapmıyor; buna danışmanlık işleri Cumhurbaşkanı’na yakın olduğu için, gerektiğinde yasal düzenlemeleri yapacak kişi olduğu için veriliyor. ‘İthalat yolunu kararname çıkartarak açacağız’ dedikleri için danışmanlık işleri bunlara veriliyor.” dedi. 


Yeni Bakan Kirişçi de yabancı gıda tekellerine danışmanlık yaptı


Pakdemirli’nin de Kirişçi’nin de yabancı gıda tekellerine danışmanlık yaptıkları için Tarım Bakanı yapıldıklarını ifade eden Bekaroğlu, şunları söyledi: 


“DDK’nın raporları var; neler yapmış Pakdemirli de harcanmış, onun açıklığa kavuşması gerekiyor. Bu Vahit Kirişçi dediğimiz yeni Bakan, 13 sene evvel zeytinlik alanların imara açılması, buralarda fabrikalar, enerji tesisleri kurulabilmesi için kanun teklifi veren adam! O gün bu teklif reddedildi ama bugün Cumhurbaşkanı kararıyla zeytinlik alanlarda bu tesisler kurulabilecek. Bu kararları verenleri arka arkaya Tarım Bakanı olarak getiriyor. Niye Türkiye’de buğday, ayçiçeği sıkıntısı var; işte bu sebepten dolayı. Tarım Kanununda, “GSYH’nin 1’i kadar tarıma destek verilir” deniyor. Bu kanuna göre 79 milyar TL destek verilmesi gerekiyor ama 2021’de 25,8 milyar TL destek verildi. Özel ilişkilerle alınan ithalat kararları ile Rusya’nın, ABD’nin, Ukrayna’nın, İsrail’in çiftçileri destekleniyor.”  


Ayçiçeği ve buğdayda yaşanan sıkıntı çayda da yaşanacak 


Önümüzdeki sene sıkıntısı çekilen ürünlere çayın ekleneceğini söyleyen Bekaroğlu, “Artık Doğu Karadeniz Bölgesinde vatandaş çaya gübre atamıyor. Geçen sene 2 bin küsur lira olan gübre 9 bin liraya gelmiştir. Şu anda Doğu Karadeniz bölgesinde kimsede para yoktur, özellikle de yarılıkçılarda para yoktur. Kimse gübre atamıyor. Gübreye alışmış toprağa gübre atılmadığında verim yarı yarıya düşecek. Zaten Türkiye kendi ihtiyacından az çay üretiyor, yarı yarıya düştüğü zaman çay sıkıntısını göreceğiz.”  


Doğu Karadeniz Bölgesinde çaya gübre atma zamanı geldiğini ifade eden Bekaroğlu, “2 bin liradan 9 bin liraya çıktı gübre fiyatı. Devlet çayda gübre desteği veriyor; dönümüne 8 TL. Ortalama çay bahçesi büyüklüğü 5 dönümdür. 5 dönüm bahçesi olan çay üreticisi 40 TL gübre desteği alıyor. Bu parayı alabilmek için evrak hazırlasa daha fazla tutar. Para çıktı deseler 15 gün sonra köyünden inip 40 lirayı almaya gitse 45-50 lira yakıta harcayacak. Böyle komik bir durumla karşı karşıyayız.” dedi. 


İthalat halkın ihtiyacından değil! 


Tüm bu yokluğun ve yoksulluğun sebebinin tek kişi yönetimi olduğunu vurgulayan Bekaroğlu, konuşmasını şöyle tamamladı:  


“Herkes bir kişiye bakıyor. Geçen hafta Rize’deydim, sokakta beni çeviren herkes ‘Söyleyin Cumhurbaşkanına da çay fiyatlarını ve desteklerini belli bir noktaya getirsin’ diyor. Hayır, bunlar ısrar ediyor. İthalata, yabancı çiftçiye, Ukrayna’nın çiftçisine, ABD’nin çiftçisine vermeye devam ediyorlar. Niye bunu yapıyorlar? Açıkça suçluyorum; bu ithalatları ihtiyaç olduğundan yapmıyorlar, aynen ihaleleri yaptıkları gibi; adamları var, ya da adamlarının adamları var. Onlar geliyor, aynen bu Tarım Bakanı gibi biri var, Cumhurbaşkanı’nın yanındakilerden birine diyor ki, ‘şöyle bir ürün var, bunu getirirsek şöyle para kazanırız. Bunun için Gümrük Vergisinin sıfırlanması gerekir” diyor. Ve işler böyle yürüyor. Kim yapıyor bunu; Vahit Kirişçiler yapıyor. Niye bu firmayı kurdu, nedir bu New Bridge firmasının işlevi? Yabancı gıda firmalarına danışmanlık yapacak. Bu adamlar bu ülkeyi yönettiği için bu sıkıntıları yaşıyoruz. Bunun sebebi bir de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemidir. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem, sadece Cumhurbaşkanı yerine Başbakan gelecek filan değil, bizzat ekmekle ilgili, yağ ile ilgili çay ile ilgili, buğday ile ilgili, ayçiçeğiyle ilgili, çeltikle ilgili, pamukla ilgili, ülke ile ilgili bir meseledir. Devlet Bahçeli ve adamları kasıla kasıla milliyetçilik satıyorlar ortalıkta. Milliyetçilik bunlara karşı çıkmaktır. Bunlara karşı çıkanlara ‘hain’ demek milliyetçilik filan değil, sahteciliktir.”

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve rizeninsesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
timbir - birlik haber ajansi