Konu sadece virüs mü ?

Sağlık 25.03.2020 - 17:43, Güncelleme: 02.12.2022 - 09:38 2083+ kez okundu.
 

Konu sadece virüs mü ?

Son 20 yılda, Dünya’da ve Ülkemizde yaşanan toplumsal değişimler, değişim süreçlerinin yüz yılına neredeyse eşdeğer. Yılları artık beşer beşer sayabiliriz. Bu süreçte hayatımızdan birçok şey çıktığı gibi birçok şey de girmiş bulunmakta. Öyle ki; toplumsal değişimlerin yanında, küresel anlamda ülkeler bazında tehdit oluşturan unsurlarda değişim sürecine girdi. Askeri silahlar, fiziksel savaş, kimyasal güç ile tehdit edilen ülkeler, 2020 yılına gelindiğinde, teknolojik ve biyolojik unsurlar ile etki altına alınmaya çalışılmaktadır. Bulunduğu jeopolitik konumdan ve Batı Dünyası’nın kaybedip alamadığı topraklar olan Türkiye, kurulmaya çalışılan yeni Dünya düzeninde tehditlere her zaman maruz kalmış ve kalacaktır. Günümüze gelindiğinde ise küresel çapta biyolojik savaş niteliğinde ciddi bir sağlık sorunu yaşanmakta olup Ülke olarak bununla mücadele içindeyiz. Vatandaşı kurtarma ile vatanı kurtarma arasında fark yoktur. Bu hakikat ile yaşana süreçte özveri ile çalışan sağlık çalışanlarımıza ve devletimizin diğer birimlerine teşekkür ediyoruz. Peki içinde bulunduğumuz bu duruma sadece bir sağlık sorunu olarak bakmak ne kadar doğru ? Yaşanan olaylar incelendiğinde, görülmeyecek kadar küçük bir varlığın devletleri nasıl etkilediğini ve ne ordularının, ne ekonomilerinin olumlu bir etki edemediğini izlemekteyiz. Dünya’da bazı taşlar yerinden oynuyor ve yaşananlara Türkiye’den bakıldıktan sonra, Türkiye’ye yaşananlardan bakılmalıdır. Ülke olarak değişen Dünya düzenine ters ayakta yakalanmadan teknolojik ve biyolojik savaşı, ili önemli kavram olan “Devlet-Millet” ‘in birbirini tamamlaması sonucu atlatıp yerimizi almamız gerekmektedir. COVİD-19 salgınının nihayetinde belli güçler lehine ekonomik, genel olarak biyolojik bir silah olduğu ve geçmiş salgın vakaları gibi günün birinde unutulacağı aşikardır. Ancak Ülkemiz için farklı yönlerden de ciddi tehlike arzeden bu durumu kısa vakitte maddi manevi en az etki ile atlatmamızı umuyor, hatta süpriz bir şekilde Türk Hekimlerinin bu virüse karşı bir ilaç üreteceklerini ve durumun bizim lehimize dönmesini beklemekteyim. Bu zor coğrafyada Allah, milletimize sabır, memleketimize sükunet versin. Bizi kuvvetten düşürmesin. Türkiye, hepimizin bahtıdır. Allah bahtımızı açık eylesin. Muhammet KASPAROĞLU Harita Y. Mühendisi

Son 20 yılda, Dünya’da ve Ülkemizde yaşanan toplumsal değişimler, değişim süreçlerinin yüz yılına neredeyse eşdeğer. Yılları artık beşer beşer sayabiliriz. Bu süreçte hayatımızdan birçok şey çıktığı gibi birçok şey de girmiş bulunmakta. Öyle ki; toplumsal değişimlerin yanında, küresel anlamda ülkeler bazında tehdit oluşturan unsurlarda değişim sürecine girdi. Askeri silahlar, fiziksel savaş, kimyasal güç ile tehdit edilen ülkeler, 2020 yılına gelindiğinde, teknolojik ve biyolojik unsurlar ile etki altına alınmaya çalışılmaktadır.


Bulunduğu jeopolitik konumdan ve Batı Dünyası’nın kaybedip alamadığı topraklar olan Türkiye, kurulmaya çalışılan yeni Dünya düzeninde tehditlere her zaman maruz kalmış ve kalacaktır.


Günümüze gelindiğinde ise küresel çapta biyolojik savaş niteliğinde ciddi bir sağlık sorunu yaşanmakta olup Ülke olarak bununla mücadele içindeyiz. Vatandaşı kurtarma ile vatanı kurtarma arasında fark yoktur. Bu hakikat ile yaşana süreçte özveri ile çalışan sağlık çalışanlarımıza ve devletimizin diğer birimlerine teşekkür ediyoruz.


Peki içinde bulunduğumuz bu duruma sadece bir sağlık sorunu olarak bakmak ne kadar doğru ?


Yaşanan olaylar incelendiğinde, görülmeyecek kadar küçük bir varlığın devletleri nasıl etkilediğini ve ne ordularının, ne ekonomilerinin olumlu bir etki edemediğini izlemekteyiz.


Dünya’da bazı taşlar yerinden oynuyor ve yaşananlara Türkiye’den bakıldıktan sonra, Türkiye’ye yaşananlardan bakılmalıdır. Ülke olarak değişen Dünya düzenine ters ayakta yakalanmadan teknolojik ve biyolojik savaşı, ili önemli kavram olan “Devlet-Millet” ‘in birbirini tamamlaması sonucu atlatıp yerimizi almamız gerekmektedir.


COVİD-19 salgınının nihayetinde belli güçler lehine ekonomik, genel olarak biyolojik bir silah olduğu ve geçmiş salgın vakaları gibi günün birinde unutulacağı aşikardır. Ancak Ülkemiz için farklı yönlerden de ciddi tehlike arzeden bu durumu kısa vakitte maddi manevi en az etki ile atlatmamızı umuyor, hatta süpriz bir şekilde Türk Hekimlerinin bu virüse karşı bir ilaç üreteceklerini ve durumun bizim lehimize dönmesini beklemekteyim.


Bu zor coğrafyada Allah, milletimize sabır, memleketimize sükunet versin. Bizi kuvvetten düşürmesin. Türkiye, hepimizin bahtıdır. Allah bahtımızı açık eylesin.



Muhammet KASPAROĞLU
Harita Y. Mühendisi

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve rizeninsesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
timbir - birlik haber ajansi