RİZELİNİN TEPKİSİZ KALMASININ SİYASAL VE SOSYOLOJİK SEBEPLERİ
RİZELİNİN TEPKİSİZ KALMASININ SİYASAL VE SOSYOLOJİK SEBEPLERİ
Rizelilerin Erdoğan’a Olan Bağlılık: Siyasal Aidiyetin Gücü
Rize’de Çay Fiyatlarına Tepkinin Sınırlı Kalmasının Siyasal ve Sosyolojik Analizi
Türkiye’de çay üretiminin merkez üssü olan Rize’de, her yıl açıklanan yaş çay alım fiyatı, hem ekonomik hem de politik bir mesele olarak görülür. 2025 yılında açıklanan çay alım fiyatına karşı, özellikle sosyal medyada ve yerel çevrelerde tepkiler gözlemlense de, bu tepkiler organize bir halk hareketine dönüşmemiştir. Bu durum, Rize halkının sosyopolitik yapısı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a duyulan bağlılık, parti-siyaset ilişkisi ve yerel temsilcilerin tutumu çerçevesinde analiz edilmelidir.
Erdoğan’a Olan Bağlılık: Siyasal Aidiyetin Gücü
Rize, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın memleketi olması nedeniyle, uzun yıllardır AK Parti’ye yüksek oranlarda destek veren bir il olarak öne çıkmaktadır. Bu durum, sadece politik bir tercihten ziyade bir tür kimlik aidiyeti halini almıştır.
-
Liderle Özdeşleşme: Erdoğan’ın “bizden biri” olarak görülmesi, halkın bazı ekonomik memnuniyetsizlikleri görmezden gelmesine neden olabilmektedir.
-
Eleştiriden Çekinme: Erdoğan’a yönelik dolaylı bir eleştiri olarak algılanabilecek tepkilerden uzak durmak, toplumsal sadakatin bir yansımasıdır.
-
“Reis’e Laf Yok” Tutumu: Bazı kesimlerde “devletin imkânları sınırlı” veya “o da bizim iyiliğimizi istiyor” gibi savunmalar, olası toplumsal hareketlerin önüne geçmektedir.
Siyasetin Tek Eksenli Yapısı: Parti-Toplum Bütünleşmesi
Rize’de siyasetin neredeyse tamamen AK Parti ekseninde şekillenmesi, farklı siyasal görüşlerin etkinlik alanını daraltmıştır. Bu durum demokratik tepkilerin organize olmasını zorlaştırmaktadır.
-
Alternatifin Olmaması: Muhalefetin zayıf olması, halkın sesini duyurabileceği başka bir siyasi kanalın olmamasına yol açmaktadır.
-
Sivil Toplumun Pasifleştirilmesi: Bağımsız çiftçi örgütlerinin zayıflığı, kolektif tepkinin örgütlenmesini engellemektedir.
-
Sosyal Baskı: Tepki gösteren bireylerin toplum içinde dışlanma, etiketlenme veya “hainlikle” suçlanma korkusu taşıması da sessizliğin nedenlerinden biridir.
Milletvekillerinin Sessizliği: Parti Disiplini mi, Kişisel Çıkar mı?
AK Parti’ye mensup Rize milletvekillerinin çay fiyatı konusunda sessiz kalması, birkaç faktörle açıklanabilir:
-
Parti Disiplini: AK Parti’nin güçlü hiyerarşik yapısı, milletvekillerinin merkezden bağımsız hareket etmesini zorlaştırır. Parti disiplini gereği, kamuoyu önünde parti politikalarına aykırı açıklama yapmaları beklenmez.
-
Yeniden Adaylık Kaygısı: Partiyle ters düşmek, siyasi kariyer açısından risk olarak görülmektedir. Bu nedenle vekiller "kendi seçmenine karşı bile suskun" kalabilmektedir.
-
Halkın Zaten Tepkisiz Olması: Vekiller, kamuoyunda büyük bir hareketlilik veya tepki dalgası görmediği için kendilerini açıklama yapmak zorunda hissetmemiş olabilir.
Tepki Potansiyeli Olan Grupların Sessizliği
Rize’de çay üreticileri içinde genç kuşak çiftçiler, sosyal medyada bireysel tepkiler vermektedir. Ancak kitlesel hareketlilik görülmemektedir.
-
Ekonomik Bağımlılık: Devletin verdiği destek ve alım garantisi sistemine bağımlı hale gelen çiftçiler, sistemle doğrudan çatışmayı göze alamamaktadır.
-
Alternatif Gelir Kaynağının Azlığı: Rize ekonomisinin büyük oranda çaya dayalı olması, kitlesel grev, protesto gibi eylemleri ekonomik açıdan riskli hale getirmektedir.
Çay Fiyatı Başka Bir İlde Açıklansaydı Ne Olurdu?
Çay üretiminin yoğun olduğu diğer Karadeniz illeri (Artvin, Trabzon, Giresun) veya örneğin fındıkta olduğu gibi Ordu ve Samsun gibi şehirlerde benzer bir fiyat politikası izlense de, tepki dozajı daha yüksek olabilmektedir. Bunun başlıca nedenleri:
-
Liderle Doğrudan Bağ Kurulmaması: Bu iller Erdoğan’ın memleketi olmadığından, doğrudan “bizim adamımız yaptı” psikolojisi gelişmez.
-
Muhalefet Partilerinin Görece Güçlü Olması: Farklı partilerin etkili olduğu illerde demokratik tepkiler daha rahat ortaya çıkabilir.
-
Sendikal ve Kooperatif Hareketliliği: Yerel sivil toplum yapılarının daha etkin olduğu yerlerde ses yükseltmek kolaylaşır.
Rize’de çay fiyatlarına yönelik tepkilerin sınırlı kalması, sadece ekonomik bir olay olarak değil, siyasal kültür, lider-karizma ilişkisi, yerel siyaset ve sosyolojik yapının iç içe geçtiği bir olgu olarak değerlendirilmelidir. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın memleketi olması, siyasal bağlılık düzeyini artırırken, demokratik tepki alanlarını daraltmakta; milletvekillerinin sessizliği ise hem parti içi hiyerarşi hem de seçmen-toplum baskısıyla şekillenmektedir.
Bu yapı sürdükçe, ekonomik rahatsızlıkların halk tabanında bir siyasal karşılığı olması zor görünmektedir. Ancak orta vadede ekonomik krizler derinleştikçe bu sessizlik kalıcı olmayabilir; yeni nesil çiftçiler arasında farklılaşan siyasal tutumlar, bu dengeyi değiştirebilir.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.