RİZESPOR TARİHİNİN EN İYİ YÖNETİM KADROSU
RİZESPOR TARİHİNİN EN İYİ YÖNETİM KADROSU
Çaykur Rizespor’un Olağan Genel Kurulu’nda Başkan İbrahim Turgut güven tazeledi
KURUMSALLAŞMA MI, KIŞIR TARTIŞMALAR MI?
Ancak kongrenin hemen ardından tanıdık bir manzara yine sahnedeydi: Eleştiriler… Eleştiriler... Ve bu eleştiriler maalesef yine kişiler üzerinden, bilgisizlikten ve amatör düşünceden ötürü yapılan, kısır eleştiriler...
Haber/Yorum: www.rizeninsesi.net
Rize’de siyaset bilimci geçinenler nasıl ki her konunun tartışmasında “ben bilirim” diyorsa, bu sefer başka bir kesim – amatör veya alt liglerde "şansını denemiş", futbol geçmişi tartışılır, hasbelkader profesyonel olmuş sözde bilgeler – başlattığınız bu eleştiri bombardımanı maalesef top atışıyla başlayıp havan mermilerine dönüştü.
Fakat hedef yanlış. Mesele yönetimdeki isimlerin kim olduğundan öte, bu kadronun ne yapacağı, ne üreteceği tartışma konusu olmalıdır.
İlk olarak sormak gerekir: Eleştirilerinizi neden Rizespor’un yıllardır eksikliğini çektiği kurumsallaşma üzerinden başlatmıyorsunuz?
“Yönetimde kim var, kimin adamı var?” tartışması yapmak kolay ama yersizdir. Her şeyin başı yapıdır, sistemdir.
Sayın İbrahim Turgut’un kurduğu yeni yönetim, dikkatli bakıldığında Rizespor tarihinin en yetkin ve çeşitli profillerinden oluşuyor.
Yönetimde bulunan isimler; sağlık sektöründen turizme, hukuktan spor yönetimine kadar birçok alanda ehil, elit iş insanlarından oluşuyor. Türkiye’nin marka olmuş büyük kulüplerine baktığınızda bu çeşitliliği net bir şekilde görürsünüz. Çünkü marka değeri, böyle kadrolarla yükselir.
“Spordan anlayan, spordan anlayan” denilen kişiler Rize’de kimlerdir?
Bizim bilmediğimiz bu isimler kim ki, biz bu insanları tanımıyoruz. Hasbelkader iki defa topa vurmakla spor aktörü mü oldunuz? Beşiktaş örneği ortada; Beşiktaş’ın efsane futbolcuları bir önceki yönetimdeydi, ne oldu? Koca Beşiktaş... Çok bilmişler! Kaldı ki bu yönetimde iki kulüp başkanı yer alıyor.
Ancak tüm bu olumlu gelişmelerin gölgesinde kalan önemli bir eleştiri noktası da yok değil: Bunu kimse görmüyor.
Rizespor gibi geçmişi, potansiyeli ve taraftar gücü olan bir kulüp, kongresini dar bir salon veya ara hol yerine; daha geniş bir katılıma uygun, camiaya yakışır bir ortamda yapmalıydı. Bu detay bile kulübün hâlâ kurumsallaşma yolunda adımlar atması gerektiğini gösteriyor.
Sayın Turgut’a Rizelinin, taraftarın verdiği kredi büyük. Belki de hiçbir kulüp başkanına verilmediği kadar...
Bu krediye layık olmanın yolu, sadece yönetim kadrosunun niteliğinden değil; bu nitelikleri bir araya getirerek kulübü profesyonel, sistemli ve sürdürülebilir bir yapıya taşımaktan geçer.
Çaykur Rizespor’un gerçek başarısı; her sezon ligde kalma mücadelesi değil, her alanda kurumsallaşmış bir yapıya kavuşmasıdır. Altyapısından kulüp binasına, personelinden iletişim stratejisine kadar “Süper Lig” olmanın gerekliliklerini sağlayabilmesidir.
Sayın Başkan, eğer bu süreci başarıyla yönetirseniz, "efsane başkan" unvanı sadece bir temenni değil, hak edilmiş bir gerçek olacaktır.
Çünkü bizler sözde değil, özde spora emek verenler oalrak buna inanıyoruz.
Artık kişileri değil, işleri konuşma zamanı.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.