İsmet KÖSOĞLU
Köşe Yazarı
İsmet KÖSOĞLU
 

JANDARMA 183 YAŞINDA

     14 Haziran 1839 kuruluş tarihi olarak baz alınan Jandarmamız asayiş ve güvenliğimiz için olmazsa olmayacak kuruluşlarımızdan birisidir.     Türkiye Cumhuriyeti Jandarması, emniyet ve asayiş ile kamu düzeninin korunmasını sağlayan, diğer kanunların ve Cumhurbaşkanlığı Kararnamelerinin verdiği görevleri yerine getiren, İçişleri Bakanlığına bağlı silahlı genel kolluk kuvvetidir.      Kuruluşu M.Ö.209 yılına dayanan Türk Ordusu’nun zaferlerle dolu tarihi içerisinde, adı Jandarma olmasa da emniyet ve asayişin sağlanmasına yönelik hizmetler; yargan, subaşı ve zaptiye olarak ifade edilen, konusunda uzmanlaşmış askeri statülü kolluk mensupları tarafından yürütüldü.     3 Kasım 1839 tarihinde ilan edilen Tanzimat Fermanı ile halkın can ve mal emniyetinin korunması görevi, eyalet ve sancak valilikleri emrine gönderilen subaylar tarafından yerine getirildi.     Tanzimat Fermanının ilan edildiği 1839 yılı ile Asakir-İ Zaptiye Nizamnamesi (Askeri Kolluk Tüzüğü)’nin yürürlüğe girdiği 14 Haziran günü birleştirilerek, 14 Haziran 1839 tarihi, Jandarma’nın kuruluş tarihi olarak kabul edildi.      1908 yılında 2’nci Meşrutiyet’in ilan edilmesinden sonra, özellikle Rumeli’de büyük başarılar gösteren Jandarma, 1909 yılında yeniden düzenlenerek, Harbiye Nezareti'ne bağlanmış ve "Umum Jandarma Kumandanlığı" adını aldı.     Jandarma birlikleri, 1914–1918 tarihleri arasındaki Birinci Dünya Savaşı ile 1919–1922 tarihleri arasındaki kurtuluş savaşımızda, hem iç güvenlik görevlerini sürdürmüşler, hem de birçok cephede silahlı kuvvetlerin ayrılmaz bir parçası olarak yurt savunmasına iştirak etmişlerdir.     29 Ekim 1923’te Cumhuriyetin ilanından sonra, devletin birçok kuruluşunda olduğu gibi, Jandarma teşkilatında da yenileştirme çalışmaları başlatıldı.     Bu kapsamda; Jandarma Bölge Müfettişlikleri ve İl Jandarma Alay Komutanlıkları yeniden teşkilatlandırıldı ve Seyyar Jandarma Birlikleri güçlendirildi.     1937 yılında, dönemin jandarma teşkilatının yasal dayanağını oluşturan “Jandarma Teşkilat ve Vazife Nizamnamesi” yürürlüğe girdi ve bu kanunla emniyet ve asayiş görevlerine ilave olarak, cezaevlerinin korunması görevi de Jandarmaya verildi.     1939 yılında jandarma teşkilatı; Sabit Jandarma Birlikleri, Seyyar Jandarma Birlikleri, Jandarma Eğitim Birlikleri ve Okullar olmak üzere dört grup halinde yeniden düzenlendi.     1956 yılında yürürlüğe giren bir kanunla, Gümrük Umum Kumandanlığı tarafından yürütülen sınır, kıyı ve karasularımızın, emniyet ve korunması ile gümrük bölgelerinde kaçakçılığı men, takip ve tahkik görev ve sorumluluğu, Jandarma Genel Komutanlığı'na verilmiştir. Bu görev 21 Mart 2013 tarihinden itibaren Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na devredildi.     1982 yılına kadar Jandarma tarafından yürütülen kıyı ve karasularımızın korunması görevi aynı yıl kurulan Sahil Güvenlik Komutanlığı'na devredildi. 1983 Yılında günümüz Jandarmasının temel mevzuatını teşkil eden 2803 sayılı Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Kanunu yürürlüğe girdi.     2016 Yılında 668 sayılı kanun hükmünde kararname ile 2803 sayılı Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Kanunu 4’üncü maddesinde yapılan değişiklik ile Jandarma Genel Komutanlığı İçişleri Bakanlığına bağlandı.      Kuruluşundan bu yana daima toplumun huzur ve güvenliği için gayret gösteren Türkiye Cumhuriyeti Jandarması, hukukun üstünlüğü, insan hak ve özgürlükleri çerçevesinde bireyin ve kurumların haklarının gözetildiği, toplum destekli asayiş hizmetini, kendine temel amaç edinmiştir.     Görevlerini kanunlar çerçevesinde yerine getiren Türkiye Cumhuriyeti Jandarması, insan merkezli çağdaş yönetim ve görev anlayışı ile ulusal ve uluslararası alanda saygın, güvenilir, kaliteli hizmet sunan örnek bir kolluk kuvveti olmak için çalışmalarını gelecekte de sürdürecektir. Gücünü Aziz Milletimizin inanç ve desteğinden alan Türkiye Cumhuriyeti Jandarması, yüz yıllardır Türk Milleti’nin hizmetinde olmanın haklı gururunu yaşamaktadır.    Rize’mizde asayiş görevi yürütmede dosta güven veren, düşmana korku veren Jandarmanın Komutanı J.Alb. Hakan Dedebağ ve İkizdere Jandarma Komutanı J.Kd.Bçvş. Atilla Küçüközet beylere şükranlarımı sunuyorum.    Bugün yerinde mi bilmiyorum çünkü 40 yılı geçti. İstanbul Balmumcudaki 10.Jandarma Bölge Komutanlığında 12 Eylül döneminde askerlik görevimi yaptım. Bu vesile ile kendimi her daim Jandarmanın bir neferi sayarım. Bu vesile ile insanımızın güven ve huzuru için çalışan Jandarmamıza nice başarılı yıllar diliyorum.
Ekleme Tarihi: 14 Haziran 2022 - Salı

JANDARMA 183 YAŞINDA

     14 Haziran 1839 kuruluş tarihi olarak baz alınan Jandarmamız asayiş ve güvenliğimiz için olmazsa olmayacak kuruluşlarımızdan birisidir.

    Türkiye Cumhuriyeti Jandarması, emniyet ve asayiş ile kamu düzeninin korunmasını sağlayan, diğer kanunların ve Cumhurbaşkanlığı Kararnamelerinin verdiği görevleri yerine getiren, İçişleri Bakanlığına bağlı silahlı genel kolluk kuvvetidir.

     Kuruluşu M.Ö.209 yılına dayanan Türk Ordusu’nun zaferlerle dolu tarihi içerisinde, adı Jandarma olmasa da emniyet ve asayişin sağlanmasına yönelik hizmetler; yargan, subaşı ve zaptiye olarak ifade edilen, konusunda uzmanlaşmış askeri statülü kolluk mensupları tarafından yürütüldü.

    3 Kasım 1839 tarihinde ilan edilen Tanzimat Fermanı ile halkın can ve mal emniyetinin korunması görevi, eyalet ve sancak valilikleri emrine gönderilen subaylar tarafından yerine getirildi.

    Tanzimat Fermanının ilan edildiği 1839 yılı ile Asakir-İ Zaptiye Nizamnamesi (Askeri Kolluk Tüzüğü)’nin yürürlüğe girdiği 14 Haziran günü birleştirilerek, 14 Haziran 1839 tarihi, Jandarma’nın kuruluş tarihi olarak kabul edildi.

     1908 yılında 2’nci Meşrutiyet’in ilan edilmesinden sonra, özellikle Rumeli’de büyük başarılar gösteren Jandarma, 1909 yılında yeniden düzenlenerek, Harbiye Nezareti'ne bağlanmış ve "Umum Jandarma Kumandanlığı" adını aldı.

    Jandarma birlikleri, 1914–1918 tarihleri arasındaki Birinci Dünya Savaşı ile 1919–1922 tarihleri arasındaki kurtuluş savaşımızda, hem iç güvenlik görevlerini sürdürmüşler, hem de birçok cephede silahlı kuvvetlerin ayrılmaz bir parçası olarak yurt savunmasına iştirak etmişlerdir.

    29 Ekim 1923’te Cumhuriyetin ilanından sonra, devletin birçok kuruluşunda olduğu gibi, Jandarma teşkilatında da yenileştirme çalışmaları başlatıldı.

    Bu kapsamda; Jandarma Bölge Müfettişlikleri ve İl Jandarma Alay Komutanlıkları yeniden teşkilatlandırıldı ve Seyyar Jandarma Birlikleri güçlendirildi.

    1937 yılında, dönemin jandarma teşkilatının yasal dayanağını oluşturan “Jandarma Teşkilat ve Vazife Nizamnamesi” yürürlüğe girdi ve bu kanunla emniyet ve asayiş görevlerine ilave olarak, cezaevlerinin korunması görevi de Jandarmaya verildi.

    1939 yılında jandarma teşkilatı; Sabit Jandarma Birlikleri, Seyyar Jandarma Birlikleri, Jandarma Eğitim Birlikleri ve Okullar olmak üzere dört grup halinde yeniden düzenlendi.

    1956 yılında yürürlüğe giren bir kanunla, Gümrük Umum Kumandanlığı tarafından yürütülen sınır, kıyı ve karasularımızın, emniyet ve korunması ile gümrük bölgelerinde kaçakçılığı men, takip ve tahkik görev ve sorumluluğu, Jandarma Genel Komutanlığı'na verilmiştir. Bu görev 21 Mart 2013 tarihinden itibaren Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na devredildi.

    1982 yılına kadar Jandarma tarafından yürütülen kıyı ve karasularımızın korunması görevi aynı yıl kurulan Sahil Güvenlik Komutanlığı'na devredildi. 1983 Yılında günümüz Jandarmasının temel mevzuatını teşkil eden 2803 sayılı Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Kanunu yürürlüğe girdi.

    2016 Yılında 668 sayılı kanun hükmünde kararname ile 2803 sayılı Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Kanunu 4’üncü maddesinde yapılan değişiklik ile Jandarma Genel Komutanlığı İçişleri Bakanlığına bağlandı.

     Kuruluşundan bu yana daima toplumun huzur ve güvenliği için gayret gösteren Türkiye Cumhuriyeti Jandarması, hukukun üstünlüğü, insan hak ve özgürlükleri çerçevesinde bireyin ve kurumların haklarının gözetildiği, toplum destekli asayiş hizmetini, kendine temel amaç edinmiştir.

    Görevlerini kanunlar çerçevesinde yerine getiren Türkiye Cumhuriyeti Jandarması, insan merkezli çağdaş yönetim ve görev anlayışı ile ulusal ve uluslararası alanda saygın, güvenilir, kaliteli hizmet sunan örnek bir kolluk kuvveti olmak için çalışmalarını gelecekte de sürdürecektir. Gücünü Aziz Milletimizin inanç ve desteğinden alan Türkiye Cumhuriyeti Jandarması, yüz yıllardır Türk Milleti’nin hizmetinde olmanın haklı gururunu yaşamaktadır.

   Rize’mizde asayiş görevi yürütmede dosta güven veren, düşmana korku veren Jandarmanın Komutanı J.Alb. Hakan Dedebağ ve İkizdere Jandarma Komutanı J.Kd.Bçvş. Atilla Küçüközet beylere şükranlarımı sunuyorum.

   Bugün yerinde mi bilmiyorum çünkü 40 yılı geçti. İstanbul Balmumcudaki 10.Jandarma Bölge Komutanlığında 12 Eylül döneminde askerlik görevimi yaptım. Bu vesile ile kendimi her daim Jandarmanın bir neferi sayarım. Bu vesile ile insanımızın güven ve huzuru için çalışan Jandarmamıza nice başarılı yıllar diliyorum.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve rizeninsesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
timbir - birlik haber ajansi