RİZE BELEDİYE BAŞKANINI VEKİLİM OLARAK GÖRMEK İSTERİM

2023 yılında hem Cumhurbaşkanlığı, hem de parlamento seçimleri var. Partiler gibi seçmen olarak bizde seçimlere hazırlanmalıyız. Salt tv programları ve oradaki kurulu benzer söylemli insanların  düşüncelerinden sıyrılıp  özgür düşünebilmeliyiz.  Sonuçta bize belirli süre ile "hizmet verme aşkıyla yanıp tutuşan !" adaylara hakkaniyetli davranabilmeadına dersimizi çalışmalıyız. Birde bir yerlerden işaret bekleyen kişilere sözüm var. Hayatları boyunca askerde onbaşı olmamış ise herhangi bir sorumluluk, yetki sahibi ve karar verme merciinde yer almamış kişilere,  Aynalara bakmaktansa çevresindeki arkadaş sözlerine itibar edip çıkıp aday olanlar. "BEZDUK  Sizden" !  "YETER DA" Öncelikle genç , eğitimli, adil, insan onuruna saygılı, evrensel değerlere yatkın ve bunu günlük yaşamlarına yansıtabilen, dürüst, sorumluluk duygusu yüksek, kendisine eleştirisel olarak bakıp yargılayabilen ve alçak gönüllü olmasından dolayı ön plana çıkmayan hemşerilerimize sesleniyorum. Artık kim nasıl karşılar, kim ne der gibi söylemlerden çekinmeyin... İsteyen, hak eden, proje üreten, çok özel vasıflar olamamasına rağmen günümüzde farklı bakılan, sadece insan olmanın vasıfları olan yukarıdaki özelliklerin bulunduğu sizler, gelin bu dönemde yan yana, kol kola Rize için kenetlenin, bir seyler yapın. Siyaset yapmaktan kaçmak ve ilgilenmemek çözüm değildir, birilerinin müdahale edemeyeceğiniz bir biçimde sizin kaderinizi tayin etmesidir. Son yıllarda toplum nazarında siyaset ile ilgili en çok duyduğumuz cümleler “benim siyasetle işim olmaz”, “bu iş bana göre değil”, “kim yaparsa yapsın” ve buna benzer söylemler... Ama durum hiç de öyle değil çünkü siyaset öyle herkese bırakılmayacak kadar önemli bir mecra, hele hele yerelde bir şehrin kaderini ilgilendiren siyaset ehliyetsiz ve beceriksiz şahıslara teslim edilemeyecek kadar ehemmiyetli. Siyasetin gelecek kaygısı duymadan yani şahsi ikbal için değil, hizmet için yapılması gerektiğini iyi bilen insanlar olarak beklentimiz; ne istediğini bilen, değerlerinden asla taviz vermeyen, sürekli hangi partiye geçecek diye hakkında bahis oynanmayan ve bu durumdan hoşlanıp kendini bulunmaz hint kumaşı zannetmeyen, duruşu olan, sorumluluk sahibi, kendi ikbali için çevresini kullanmayan, sorumluluğu üzerine alan, sanki o yönetmiyormuş gibi ölü taklidi yapmayan, utanma duygusu olan, yalanı, fitneyi, kibri, kini, fesatlığı, sinsiliği bilmeyen, samimi, liyakati esas alan, oturdukları apartmanda komşularının yönetici bile yapmayacağı adamları mevki sahibi yapmayan, gölgesinden bile uyuz olduğu için çevresindeki donanımlı insanları yolda bulduğu çapsızlarla değişmeyen siyasetçilerin daha ön planda ve aktif siyasetin içinde olmasıdır. İşte tüm bu tespitlerin ışığında şehrimizde gerçekten kapasitesi, fikri, projesi, gücü olan hemşehrileri tarafından makbul görülen sözüne güvenilecek ve yanında durulabilecek şahısların benim siyasetle işim olmaz demek yerine sorumluluk alıp öne çıkması gerekiyor aksi takdirde biri veya birileri çıkıp şehrin uzun yıllarını heba ediyor üstelik çevresindeki yalaka ve menfaatçiler yüzünden yaptığı işin bir hizmet bir bayrak yarışı olduğunu unutup adeta meslek haline getirip o koltuktan hiç inmeyeceğini zannediyor. Yıllarca oda başkanlıklarında; ticaret odaları, ziraat odaları,sendikalar,  şoför odaları, berber odaları hatta muhtarlar gibi köy odasında olduğu gibi onlarca yıl koltuk işgal ediyorlar... Buralar kendi evinizin oturma odası değil beyler... Değişimden yana olun ve önce kendinizden başlayın... Koskoca bir şehrin kaderi üç beş soyadı aynı olan, birbirine benzeyen, koltukların dededen oğula geçtiğini düşünen, sıranın kendisine geldiğini yıllardır beklediğini dile getiren... En son okuduğu şeyin ses mecmuası olduğunu düşündüren konuşmaları olan sizlerden BEZDUK ! Burada siyasi partilerin genel merkezlerinden başlamak üzere, il ve ilçe başkanlıklarına büyük görev düşüyor. Aday belirleme süreçlerinde çok hassas davranarak seçmen tarafından makbul kabul edilecek düzgün adayları belirlemeleri gerekli. Önemli olan çevreyi iyi tahlil edip bizzat görmek, tatmak, koklamaktır. Yoksa Hava durumu raporuna bakıp değerlendirme yapmak, karar vermek abesle iştigaldir. Dervişin zikriyle veya teşkilatın fikriyle olacak bir mesele değildir. Havadaki rüzgara değil, vatandaşın sesine, gönlüne, esnafın fikrine, çocuklarımızın beklentilerine kulak verilmelidir. Son olarak ısrarla yazıyorum şehrimizdeki kaliteli, donanımlı, bilgili, güçlü, tecrübeli, şehrini tanıyan, proje üretebilecek ve cesaretle bunları uygulayabilecek, makbul, sevilen, sayılan, samimi, yürekli tüm insanlara sesleniyorum lütfen siyasete girin ve şehrinizin kaderini olmayacak ellere bırakmayın. Çünkü onların yaptıkları yanlışların bedelini tüm şehir olarak ödüyoruz. Hepimiz aynı gemideyiz ve gemimizde çalışacak  personel seçeceğiz. Yan gelip yatacak personel aramıyoruz. Futbol maçında maç başlarken çokça söylenir ya; “iyi oynayan kazansın” ama bu söylem burada geçerli olmamalıdır. İnşallah burada "oynayan" değil, hayırlı hizmetler yapacak olanlar aday gösterilir ve  kazanırlar. Şimdi yazdıklarıma somut bir isim vereyim,  hak edeni takdir etmeden geçmek olmaz . Bu bağlamda yukarıda sıraladığım tüm kiriterkeri ve vasıfları fazlasıyla karşılayan Sn Rize Belediye başkanımızı vekilim olarak görmek temennim... Yarın 29 Ekim, “Yaşasın Cumhuriyet” Rize milletvekili (Rize MV olmak ehemmiyetli) Fuat Bulca'nın da bulunduğu   akşam yemeğinde; Gazı, şu cümleyi söyledi: ¨Yarın Cumhuriyeti ilan edeceğiz." Cumhuriyet ideali ruhunun temel özellikleri; eğitim, iktisat ve kalkınmadır. Cumhuriyet’in temel projesi ilmin ve bilimin yoluna odaklanmış, her açıda kalkınmış özgür birey yetiştirmektir. Bu vesile ile Vatan uğruna şehit düşen tüm kahramanlarımıza Allah’tan rahmet diliyoruz. Cumhuriyetimizin 99.Kuruluş yıl dönümü bir kez daha kutlu olsun. Saygılar..   Mustafa Barış ÖZTÜRK