Adnan ONAY
Köşe Yazarı
Adnan ONAY
 

Belediyelerde yapılan işten çıkarmalar toplumsal ayrışmayı giderek büyütüyor.

Yerel seçimde farklı bir partiye geçen belediyelerde yapılan işten çıkarmalar toplumsal ayrışmayı giderek büyütüyor. ​ O kadar ki, sanki ülke işgâl güçlerinin eline geçmiş de onlar kendi vatandaşlarını kadrolara yerleştiriyorlar. Düşünün sadece İstanbul’da 3 ayda işten çıkarılanların sayısı on bine doğru yol alıyor. Birçok belediyede de durum aynı. Bu konuda Ak parti, CHP, HDP vs. farketmiyor. Her ne kadar işten çıkarmalarda CHP birinci sırada yer alsa da, HDP’nin ondan aşağı kalır tarafı yok. Diğer partilerde bazı yerlerde  bunları taklit ediyor.. Kamuda, belediyelerde işe alımlarda ehliyet ve hakkaniyet yerine partizanlık yaparak bu ülkenin vatandaşlarını birbirinden ayıranlar siyaseten bir yerlere yaranarak önlerini açabilirler ancak bu ülkeye zarar verdiklerini de bilmeliler. Belediyelerde partizanlık yaparak işten çıkarmanın mazereti kadroların önceki dönemde partizanca doldurulduğu iddiası. Bu iddiayla tenkisat yapanlar sanki çıkardıklarının yerine kimseyi almayacaklar gibi rahat yorumlar yapıyorlar. Oysa, örneklerinden biliyoruz ki, çıkarılanların yerine fazlasıyla partili alınacak.. Neden böyle? Üretim sahaları büyük şehirlere kayıyor ve yerelde işsizlik giderek artıyor. İş sahası olarak bir çok yerde sadece belediyeler öne çıkıyor. Siyaset ise belediyeleri arpalık gibi kullanıyor. Böylece gelir gider dengesi denilen şey ortadan kalkıyor. Neredeyse borcu olmayan belediye yok ve birçoğu iflasın eşiğinde. Oysa şehirlerin yeni yatırımlara, restorasyona ihtiyaçları var. Tablo böyle olmasına rağmen belediyeler borçlarını artırarak kadro şişirmekten geri kalamıyorlar. Zira, alınan her kişi gelecek seçim için bir yatırım olarak görülüyor. Bu nedenle bazı belediyelerde gelirler çalışanların bile maaşlarına yetmiyor. Yerel hizmetler borçla yürütülüyor ve gerekli hizmetler yapılamıyor. Yıllardır bu kronik sorun konuşulur olsa da partizanlık sürdükçe bu sorunların sonunun gelmeyeceği aşikar.... Yerel yönetimlerin devlete yük olmayacak şekilde yapılandırılmasının çoktan zamanı gelmiş geçmiş ancak hala ufukta bu yönde bir şey gözükmüyor..
Ekleme Tarihi: 31 Ağustos 2019 - Cumartesi

Belediyelerde yapılan işten çıkarmalar toplumsal ayrışmayı giderek büyütüyor.

Yerel seçimde farklı bir partiye geçen belediyelerde yapılan işten çıkarmalar toplumsal ayrışmayı giderek büyütüyor.


O kadar ki, sanki ülke işgâl güçlerinin eline geçmiş de onlar kendi vatandaşlarını kadrolara yerleştiriyorlar.
Düşünün sadece İstanbul’da 3 ayda işten çıkarılanların sayısı on bine doğru yol alıyor. Birçok belediyede de durum aynı. Bu konuda Ak parti, CHP, HDP vs. farketmiyor. Her ne kadar işten çıkarmalarda CHP birinci sırada yer alsa da, HDP’nin ondan aşağı kalır tarafı yok. Diğer partilerde bazı yerlerde  bunları taklit ediyor..


Kamuda, belediyelerde işe alımlarda ehliyet ve hakkaniyet yerine partizanlık yaparak bu ülkenin vatandaşlarını birbirinden ayıranlar siyaseten bir yerlere yaranarak önlerini açabilirler ancak bu ülkeye zarar verdiklerini de bilmeliler.


Belediyelerde partizanlık yaparak işten çıkarmanın mazereti kadroların önceki dönemde partizanca doldurulduğu iddiası. Bu iddiayla tenkisat yapanlar sanki çıkardıklarının yerine kimseyi almayacaklar gibi rahat yorumlar yapıyorlar. Oysa, örneklerinden biliyoruz ki, çıkarılanların yerine fazlasıyla partili alınacak..


Neden böyle?


Üretim sahaları büyük şehirlere kayıyor ve yerelde işsizlik giderek artıyor. İş sahası olarak bir çok yerde sadece belediyeler öne çıkıyor.


Siyaset ise belediyeleri arpalık gibi kullanıyor. Böylece gelir gider dengesi denilen şey ortadan kalkıyor.
Neredeyse borcu olmayan belediye yok ve birçoğu iflasın eşiğinde. Oysa şehirlerin yeni yatırımlara, restorasyona ihtiyaçları var.


Tablo böyle olmasına rağmen belediyeler borçlarını artırarak kadro şişirmekten geri kalamıyorlar. Zira, alınan her kişi gelecek seçim için bir yatırım olarak görülüyor.


Bu nedenle bazı belediyelerde gelirler çalışanların bile maaşlarına yetmiyor.


Yerel hizmetler borçla yürütülüyor ve gerekli hizmetler yapılamıyor.


Yıllardır bu kronik sorun konuşulur olsa da partizanlık sürdükçe bu sorunların sonunun gelmeyeceği aşikar....


Yerel yönetimlerin devlete yük olmayacak şekilde yapılandırılmasının çoktan zamanı gelmiş geçmiş ancak hala ufukta bu yönde bir şey gözükmüyor..

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve rizeninsesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
timbir - birlik haber ajansi