Osman DEMİR
Köşe Yazarı
Osman DEMİR
 

BEN ERDOĞAN IN YERİNDE OLSAM.

Siyaseti iyi takip eden ve iyi gözlem yapan ve Erdoğan ı destekleyen birisi olarak Ben Sayın Erdoğan'ın yerinde olsam, şunları yapardım; Parti genel başkanlığını hemen başka birisine devrederim  parti ve teşkilatla bu kadar fazla zaman ayırmazdım. Buradan kazandığım zamanı dinlenmeye ve uyumaya ayırırım, günde en az 6 saat uyurum. Daha çok temel konular ve dış meselelere odaklanırım. Her şeyi yapmaya çalışmak, verimliliği azaltır, küçük işler yüzünden büyük işler fırsatlar kaybolabilir. Küresel güçlerle savaşmaya Trump ile, mücadeleye, Putin ile işbirliğine, G-20 ve BM ile alakalı konulara yoğunlaşırım. Yükü dağıtacak ve hafifletecek şekilde 2 tane daha yardımcı alırım. Onlara da yetki ve sorumluluk veririm. Çok sayıdaki ve pek göremediğim  danışmanların sayısını azaltırım.  Her ne kadar sistem değişmiş olsa da ben yine de  biraz daha cumhurbaşkanı gibi dururum. Siyasi polemiklere girmem. Her şeye karışmam ve her şeyin kararını ben vermem. Çok fazla konuşmaktan, beyanat vermekten, her konu ile ilgili görüş beyan etmekten vazgeçerim. Sürekli mitingler yapmam, ve sürekli toplantılara katılıp saatlerce konuşmazdım.Televizyonların sürekli canlı yayınlarla her konuşmamı vermesini engellerdim. Açık oturumlarda konuşmacılar konuşurken, pat diye yayını kesip te benim konuşmamı canlı yayınlamalarına izin vermezdim. Bana eksik ve yanlışlarımı da söyleyen, cesur ve liyakatlı özellikle dış politikada güçlü ve tecrübeli danışmanlar alır ve onlarla daha çok vakit geçiririm. Eğitim meselesini Milli Eğitim Bakanına, sağlığı sağlık bakanına, ekonomiyi ekonomi bakanına, ulaştırma işlerini ulaştırma bakanlığına, iç işleri bakanlığını, MSB yi, ilgili bakanlıklara  bırakırım. Bir tek dış işlerini, konjoktür gereği, dış işleri bakanlığı ile beraber ve koordineli olarak yürütürüm. Sert ve ayrıştırıcı dili bırakıp herkesi seven kucaklayan bir uslüba dönerdim. Daha doğrusu herkesi sever hoş görür kabullenir ve kucaklardım. Öbürü zaten kendiliğinden gelir ve dile uslüba yansır. Kendi inancımı, hayat tarzımı, anlayışımı kimseye empoze etmeye çalışmazdım. Hem kendisi için, hem parti için hem ülke için daha faydalı olacağı kanaatindeyim.
Ekleme Tarihi: 25 Temmuz 2019 - Perşembe

BEN ERDOĞAN IN YERİNDE OLSAM.

Siyaseti iyi takip eden ve iyi gözlem yapan ve Erdoğan ı destekleyen birisi olarak Ben Sayın Erdoğan'ın yerinde olsam, şunları yapardım;


Parti genel başkanlığını hemen başka birisine devrederim  parti ve teşkilatla bu kadar fazla zaman ayırmazdım. Buradan kazandığım zamanı dinlenmeye ve uyumaya ayırırım, günde en az 6 saat uyurum. Daha çok temel konular ve dış meselelere odaklanırım. Her şeyi yapmaya çalışmak, verimliliği azaltır, küçük işler yüzünden büyük işler fırsatlar kaybolabilir. Küresel güçlerle savaşmaya Trump ile, mücadeleye, Putin ile işbirliğine, G-20 ve BM ile alakalı konulara yoğunlaşırım. Yükü dağıtacak ve hafifletecek şekilde 2 tane daha yardımcı alırım. Onlara da yetki ve sorumluluk veririm. Çok sayıdaki ve pek göremediğim  danışmanların sayısını azaltırım.  Her ne kadar sistem değişmiş olsa da ben yine de  biraz daha cumhurbaşkanı gibi dururum. Siyasi polemiklere girmem. Her şeye karışmam ve her şeyin kararını ben vermem. Çok fazla konuşmaktan, beyanat vermekten, her konu ile ilgili görüş beyan etmekten vazgeçerim. Sürekli mitingler yapmam, ve sürekli toplantılara katılıp saatlerce konuşmazdım.Televizyonların sürekli canlı yayınlarla her konuşmamı vermesini engellerdim. Açık oturumlarda konuşmacılar konuşurken, pat diye yayını kesip te benim konuşmamı canlı yayınlamalarına izin vermezdim. Bana eksik ve yanlışlarımı da söyleyen, cesur ve liyakatlı özellikle dış politikada güçlü ve tecrübeli danışmanlar alır ve onlarla daha çok vakit geçiririm. Eğitim meselesini Milli Eğitim Bakanına, sağlığı sağlık bakanına, ekonomiyi ekonomi bakanına, ulaştırma işlerini ulaştırma bakanlığına, iç işleri bakanlığını, MSB yi, ilgili bakanlıklara  bırakırım. Bir tek dış işlerini, konjoktür gereği, dış işleri bakanlığı ile beraber ve koordineli olarak yürütürüm.


Sert ve ayrıştırıcı dili bırakıp herkesi seven kucaklayan bir uslüba dönerdim. Daha doğrusu herkesi sever hoş görür kabullenir ve kucaklardım. Öbürü zaten kendiliğinden gelir ve dile uslüba yansır. Kendi inancımı, hayat tarzımı, anlayışımı kimseye empoze etmeye çalışmazdım. Hem kendisi için, hem parti için hem ülke için daha faydalı olacağı kanaatindeyim.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve rizeninsesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
timbir - birlik haber ajansi