Misafir: 35 yazar Yerel: 73 yazar Yayınevi: 122 Söyleşi programı: 25 Vatandaşla yüz yüze buluşacak yazar sayısı: 108 4.000 metrekarelik, hijyenik, leziz ve dev bir kapalı alan. Ve aynı zamanda... Bu fuarın ileriki yıllarda da devamlılığının sağlanabilmesi için; gelen yazarların, yayınevlerinin, söyleşilere katılacakların memnuniyetinin sağlanması adına, eldeki tüm imkânların seferber edildiği bir ortam hazırlanmış durumda. Ve bu durumda eksiklik olmayacak, herkes memnun olacak mı? Yok beyler, yok... Böylesine büyük bir organizasyonun kusursuz olmasını istemek, herkesin memnun olmasını beklemek — emekleme dönemindeki bu fuarın geleneksel hale gelmesi bağlamında — yetkili komitelerin de deneyime ihtiyaç duyduğunu, eksikliklerin olabileceğini kabul etmekte fayda var. Şu bir gerçek ki... Rize’deki gençler, Rizeli kadınlar, Rize’de ortaöğretimde okuyan öğrenciler, RTEÜ’de öğrenim gören üniversiteliler, akademisyenler, bürokratlar ve ilimizde görev yapan memurlar genel itibarıyla fuardan oldukça memnunlar. Hemen hemen her gün ziyaret ettiğim ve gözlemlediğim bu fuar, gerçekten olumlu geri dönüşler alıyor. Bu fuarın geleneksel hale gelmesi açısından en önemli unsur, yayınevi sahiplerinin memnuniyetidir. (Birçoğu Rize’yi dışarıdan nasıl okumuşlarsa artık…) Bu fuardan oldukça memnunlar. Rizelileri kitaplarla buluşturup hemhâl olma imkânı sağlayan, onlara okuma alışkanlığı kazandırmak için mücadele eden, Rize’de adeta bir kültürel şenlik düzenleyen, mesaisini bu işe harcayan Rize Valisi İhsan Selim BAYDAŞ’ı, Rize Belediye Başkanı Rahmi METİN’i ve ekibini Rizeli yurttaşlar adına kutluyor ve tebrik ediyorum. Çok küçük bir azınlık da olsa eleştirenler var, hatırlayınız… Biz Rizeliler için ne denirdi? "Kültür girmeden paranın girdiği il." Son yıllarda çağdaş sosyal donatılarla, fuar gibi kültürel etkinlikleri birleştiren valimizin, siyasetçilerimizin ve belediye başkanımızın heveslerini kırmayın. Bu tür etkinlikleri düzenledikleri için onları bin pişman etmeyelim. Tabii ki... Eleştiri olacak. Eksikler de haliyle bu büyük organizasyonda mutlaka olacaktır. Bu yıl olduğu gibi sonraki yıllarda da olacaktır. Ancak bu fuarın organizasyonunu yapanlara, yapıcı eleştiriler yerine, kişisel ilişkilerden kaynaklı sebeplerle yöneltilen eleştiriler aslında bu organizasyona değil; Rize’ye ve Rize halkınadır. Son olarak şunu da ifade edeyim ki: Yol yapılır, “Benim malımdan geçmesin.” Aydınlatma yapılır, “Benim dükkânımın önüne direk konulmasın.” Çöp kutusu konacak, “Aynı yere koyma, buraya koyma.” Adam intihar edecek, “Beni milletvekiliyle veya bakanla görüştürün.” diye nara atacak. Adam lokantada yemek parasını telefonla vekilden, bakandan isteyecek. Kentsel dönüşüm yapılacak, modernleşen evi ya da iş yeri için burun kıvıracak. Belediyeden ceza yiyecek, belediyeyi yerden yere vuracak. En sonunda, yıllarca kültürel anlamda sınıf atlayamayan bu şehre etkinlik yapılacak, fuar tertiplenecek ve yine eleştirilecek. Eleştirmeyen sadece rahmetli Civelek olacak. Hadi hadi, basın gidin işinize! Sonra da denilecek ki: "Rize’ye neden dışarıdan belediye başkanı veya milletvekili getiriliyor?" Ulan... Rize’de yaşayan, hâlen siyaset yapan başkanları ve bürokratları, yani aklı başında, ehil insanları ya tansiyon hastası ya da şeker hastası ettik. Bundan sonra kim bu ilde yöneticilik yapmak ister? Sevgilerimle,