Milli Görüş dönemi. Kapı kapı ev ev adam adama mücadele veriyoruz. Şimdi insanın fanı olduğunu unutup ona toz kondurmayanların ona ve bize torba bot dediği zamanlar. Yine bir gün nefes nefese ter su içinde afiş asıyoruz. Muammer Korkmaz ağabeyimiz gülerek 'Allah bize iktidarı nasip etmesin” diyor. O zaman tepki koyduğum durumu bugün tabloya bakınca çok iyi anlıyorum. Masaya (makama), kasaya (paraya), nisaya (kadına) yenilen, kendisinden olmayanı yok sayan hedefe ulaşmak için her şeyi mubah sayan bir cüruf oluştu.
Huzur islamda çokça kullanılan bir söz iken Huzur parada, huzur ibanda haline gelindi. Bütün bu yanlışları görüp ayrılanlara hain damgası vuruldu. Bir konuma gelen insanlar orada ego ile hareket ettiler. Şehirlerin Ömer’leri aradığını söyleyenler şehirlerin prenslerini ortaya
çıkardılar. Kamu imkânları toplumun güçlüyü sevme durumlarından yararlanarak sosyal hayata renk kattılar. Yüzler suretler protokol şeref tribünü değişti. Vakıflar dernekler siyasetin arka bahçesi oldu. Ortalık er doldu. Arada komutan bulasın.
Sonumuz hayır ola….