Mustafa Barış ÖZTÜRK
Köşe Yazarı
Mustafa Barış ÖZTÜRK
 

Z DEN, SLM, MRB., NBR, BRO..

2023 seçimlerinde oy kullanacak her 5 kişiden biri yeni nesil Z kuşağı olacak. Kısaca seçimin kaderi Z kuşağının elinde... Selam yerine 'slm', Naber yerine 'nbr', Merhaba yerine 'mrb', Kendine iyi bak yerine 'kib'lerin kullanan Z kuşağından bahsediyorum. "likelamak", "favlamak", "stalk", "troll" ve "hashtag" ler.. Maske ve yasağı henüz söz konusu değilken Emojileri maskeye dönüştüren kuşak... “Efsanelerle değil gerçeklerle ilgileniyorum,” diyor kızım Elif Ecrin, Düşündüm saatlerce, İşte Z kuşağının kalbine giden yol sanırım; sahicilik ,sahicilik ,sahicilik. Y ve özellikle Z kuşağı sorguluyor, bir şeyleri yutmuyor. Kalabalığa, sele kapılıp gitmiyor. Rahmetli Demirel için anlatılır. Nasıl bir araba alayım diye soran gence, - “Şu yola bak, bir saat içinde en çok hangi araç modeli geçerse onu satın al.” demiş. O yıllarda geçerli olsa gerek ki, Onca yıl meclis ve Çankaya dolaylarından uzak kalmadı. Türkiye artık o eski Türkiye değil. Demirel'in söyleminden bile yola çıksak, o günlerde yollarda daha çok kuş serisi otomobiller ağırlıklı seyrederken bugün onların yerini toyotalar hondalar ww ler aldı. Bu anlayış değişirken seçmen profilide hatrı sayılır ölçüde değişmedi değil. Bir tek değişmeyen parti yönetimlerinde ki yaş ortalamaları ve seçim yasaları.  Öyleki son sokağa çıkma yasağında, hemen hemen tüm partilerin liderleri yaş sınırlamasına takıldı. Mevcut yöneticiler Z kuşağına o kadar uzaktalar ki yakında 23 Nisan da bile kendi koltuklarına yalancıktan oturtacak gençler bulamayacak hale gelecekler. Z kuşağında ki gençlerin nüfusa oranı oldukça fazla. Mesala... Rize nüfusunun yaklaşık 26 si, İstanbul nüfusunun 30'u Z kuşağı dilimindedir.  Tabiki bu durum siyasetide etkiliyor. Kamuoyu yoklamalarında iktidar kanadının oylarının az miktarda düşmesine rağmen, başta ana muhalefet partisi olmak üzere muhalefet kanadındaki partilerin oy oranlarının da artmadığı büyük bir soru işareti olarak ortadadır. Özellikle 20 yaş dolaylarında olan gurubu oluşturan seçmenlerin, partilerin plan, proje, yaptıkları uygulamaları, siyasi söylem ve davranışlarını tasvip etmedikleri ve bu nedenle de mevcut partilerin bir ikisi hariç oy vermeyi düşünmedikleri anlaşılmaktadır. Z kuşağı olarak adlandırılan bu kesim kim? Hızlıca kestirmeden anlaşılır olma adına şöyle tarif edebiliriz: * Ebeveynler ve öğretmenlerin iletişim kurmakta zorlandığı, bir elinden ipadi bir elinden cep telefonu ve ağızından "sıkıldım" kelimesinin eksik olmadığı genç kuşak, * 2020 yılı itibarıyla dünyanın en büyük tüketici grubu. * Özellikle internet aracığıyla sosyalleşmeyi tercih eden, diğer nesillerden farklı olarak oyuncak yerine ipadlerle, laptoplarla, play stationlarla oynamayı seven ve teknoloji ile birlikte büyüyenler. * Günde ortalama 6 saati sosyal medyada geçiren. * Çabuk tüketen, kıs8men markalara ve ürünlere bağımlı olmayan... Rahat kıyafetleri seven, takım giyinmekten hoşlanmayan, pahalı ama rahat ve hoş kıyafet giyen. * İnsan hakları, hayvan hakları ya da cinsiyet ayrımcılığı gibi önemli konularda, eşitlikçi bir düşünceye sahip. * Irk, cinsiyet, din, dil, mezhep gibi unsurlar düşük bir öneme sahip. * Kendilerini idare edenlerin maksatlarını anlamak gibi bir dertleri olmayan. * Otoriteyi umursamayan. * Sonunu göremedikleri maceralara da hazır olan. * Daima daha fazla hak ve özgürlük talep eden. Onlar yakın geçmişlerinde veya mevcut poziyonlarında siyasilerin yanlış, tutarsız, debelenen eğitim politikalarından etkilenmiş şekilde sandık başına gidecekler. Bu hohol olmuş eğitim sisteminde yetişen gençlerin hohol olmuş siyasi arenamızdaki yansımalarını merakla bekliyorum. İlk kez oy kullanacaklar bırakın mevcut partilere oy vermeyi sandığa gitmeye bile tenezzül etmeyebilirler. Siyasilerin konuştukları, tartıştıkları konular onların gündemlerini teğet bile geçmiyor. Ayasofya müze, kilise, cami olmuş... Barolar yürümüş... Yassıada... Onlar bağımsız olmayı seviyorlar, özgürlüklerine düşkünler. Bir kısmı hariç biat kültürleri yoktur. Aşırı bireycidirler. internet, mobil teknolojileri, akıllı telefonları kullanmayı seviyorlar. İpad, tablet, bilgisayar ve internet aracılığıyla sosyalleşmeyi tercih ediyorlar. Z kuşakları ötekileştirmeye karşıdır. Bu kuşaklar kendi yaşıtları olan muhafazakar, eş cinsel, ateist, deist, siyah ,beyaz fark etmeden herkesle birlikte olabiliyor. Aralarında ayrı bir dil kullanıyorlar ve kullanılan bu dil onlar için önemli. Bu nedenledir ki tüm partilerin Z ve Y kuşaklarının neler istediğini, hangi sorunlara önem verdiklerini, hangi konuların çözümünü istediklerini, partilerin hangi tutum ve davranışlarına karşı olduklarını iyice öğrenip, anlayıp buna göre kendilerine bir yol çizmeleri gerekir kanısındayım. Çok partili yaşama girişimizden bu yana oluşan siyasi gelişmeleri incelersek, seçmenlerin görüşlerinin zaman zaman çok değiştiği, hele hele genç kuşağın beklentilerinin çok farklı olduğu anlaşılacaktır. Özellikle Z kuşağının beklentileri göz ardı edilirse, bilinmelidir ki partilerin oyları hiçbir zaman önemli oranda artmayacaktır. İktidar olabilmek için artik birinci parti olabilme , yani sandıkta en çok oy alan parti olarak çıkmak yeterli değildir. Elli +1 gereklidir. Bunun yolu da Z kuşağına ve onun görüşlerine kulak vermekten geçer. Bu unutulmasın ve bu doğrultuda gereken yapılsın… 2023 seçimlerini, Y ve Z kuşağı belirleyecektir. İttifaklara duyrulur. *Keyifli ve güvenli uçuşlarda RTE HAVALİMANI’nda görüşelim. Havalimanı hedefimizi gerçekleştirdik, yeni hedefimiz İstanbul-Samsun-Rize-Sarp demiryolu, HAYDE ! (Kazım KOYUNCU, 25 Haziran 2005 ölüm y, ruhu şad olsun) *Yeşil ve maviler arasında trenle yolculuk yapmak ister misiniz? Sizde kompartımandaki yolculuk hikayelerini dinlemek yerine,yaşamak istiyorsanız,kamuoyu oluşturmaya destek verin. kib... Saygılar…
Ekleme Tarihi: 25 Haziran 2020 - Perşembe

Z DEN, SLM, MRB., NBR, BRO..

2023 seçimlerinde oy kullanacak her 5 kişiden biri yeni nesil Z kuşağı olacak.


Kısaca seçimin kaderi Z kuşağının elinde...


Selam yerine 'slm',

Naber yerine 'nbr',

Merhaba yerine 'mrb',

Kendine iyi bak yerine 'kib'lerin kullanan Z kuşağından bahsediyorum.


"likelamak", "favlamak", "stalk", "troll" ve "hashtag" ler..

Maske ve yasağı henüz söz konusu değilken Emojileri maskeye dönüştüren kuşak...


“Efsanelerle değil gerçeklerle ilgileniyorum,” diyor kızım Elif Ecrin,

Düşündüm saatlerce,

İşte Z kuşağının kalbine giden yol sanırım; sahicilik ,sahicilik ,sahicilik.


Y ve özellikle Z kuşağı sorguluyor, bir şeyleri yutmuyor. Kalabalığa, sele kapılıp gitmiyor.


Rahmetli Demirel için anlatılır.


Nasıl bir araba alayım diye soran gence,

- “Şu yola bak, bir saat içinde en çok hangi araç modeli geçerse onu satın al.” demiş.

O yıllarda geçerli olsa gerek ki,

Onca yıl meclis ve Çankaya dolaylarından uzak kalmadı.


Türkiye artık o eski Türkiye değil. Demirel'in söyleminden bile yola çıksak, o günlerde yollarda daha çok kuş serisi otomobiller ağırlıklı seyrederken bugün onların yerini toyotalar hondalar ww ler aldı.


Bu anlayış değişirken seçmen profilide hatrı sayılır ölçüde değişmedi değil.

Bir tek değişmeyen parti yönetimlerinde ki yaş ortalamaları ve seçim yasaları.  Öyleki son sokağa çıkma yasağında, hemen hemen tüm partilerin liderleri yaş sınırlamasına takıldı.


Mevcut yöneticiler Z kuşağına o kadar uzaktalar ki yakında 23 Nisan da bile kendi koltuklarına yalancıktan oturtacak gençler bulamayacak hale gelecekler.


Z kuşağında ki gençlerin nüfusa oranı oldukça fazla.


Mesala...

Rize nüfusunun yaklaşık 26 si, İstanbul nüfusunun 30'u Z kuşağı dilimindedir.  Tabiki bu durum siyasetide etkiliyor.

Kamuoyu yoklamalarında iktidar kanadının oylarının az miktarda düşmesine rağmen, başta ana muhalefet partisi olmak üzere muhalefet kanadındaki partilerin oy oranlarının da artmadığı büyük bir soru işareti olarak ortadadır.


Özellikle 20 yaş dolaylarında olan gurubu oluşturan seçmenlerin, partilerin plan, proje, yaptıkları uygulamaları, siyasi söylem ve davranışlarını tasvip etmedikleri ve bu nedenle de mevcut partilerin bir ikisi hariç oy vermeyi düşünmedikleri anlaşılmaktadır.


Z kuşağı olarak adlandırılan bu kesim kim?

Hızlıca kestirmeden anlaşılır olma adına şöyle tarif edebiliriz:


* Ebeveynler ve öğretmenlerin iletişim kurmakta zorlandığı, bir elinden ipadi bir elinden cep telefonu ve ağızından "sıkıldım" kelimesinin eksik olmadığı genç kuşak,


* 2020 yılı itibarıyla dünyanın en büyük tüketici grubu.


* Özellikle internet aracığıyla sosyalleşmeyi tercih eden, diğer nesillerden farklı olarak oyuncak yerine ipadlerle, laptoplarla, play stationlarla oynamayı seven ve teknoloji ile birlikte büyüyenler.


* Günde ortalama 6 saati sosyal medyada geçiren.


* Çabuk tüketen, kıs8men markalara ve ürünlere bağımlı olmayan...
Rahat kıyafetleri seven, takım giyinmekten hoşlanmayan, pahalı ama rahat ve hoş kıyafet giyen.


* İnsan hakları, hayvan hakları ya da cinsiyet ayrımcılığı gibi önemli konularda, eşitlikçi bir düşünceye sahip.


* Irk, cinsiyet, din, dil, mezhep gibi unsurlar düşük bir öneme sahip.


* Kendilerini idare edenlerin maksatlarını anlamak gibi bir dertleri olmayan.


* Otoriteyi umursamayan.


* Sonunu göremedikleri maceralara da hazır olan.


* Daima daha fazla hak ve özgürlük talep eden.


Onlar yakın geçmişlerinde veya mevcut poziyonlarında siyasilerin yanlış, tutarsız, debelenen eğitim politikalarından etkilenmiş şekilde sandık başına gidecekler.

Bu hohol olmuş eğitim sisteminde yetişen gençlerin hohol olmuş siyasi arenamızdaki yansımalarını merakla bekliyorum.


İlk kez oy kullanacaklar bırakın mevcut partilere oy vermeyi sandığa gitmeye bile tenezzül etmeyebilirler.
Siyasilerin konuştukları, tartıştıkları konular onların gündemlerini teğet bile geçmiyor.

Ayasofya müze, kilise, cami olmuş...

Barolar yürümüş...

Yassıada...


Onlar bağımsız olmayı seviyorlar, özgürlüklerine düşkünler.

Bir kısmı hariç biat kültürleri yoktur.

Aşırı bireycidirler. internet, mobil teknolojileri, akıllı telefonları kullanmayı seviyorlar.

İpad, tablet, bilgisayar ve internet aracılığıyla sosyalleşmeyi tercih ediyorlar.


Z kuşakları ötekileştirmeye karşıdır.

Bu kuşaklar kendi yaşıtları olan muhafazakar, eş cinsel, ateist, deist, siyah ,beyaz fark etmeden herkesle birlikte olabiliyor. Aralarında ayrı bir dil kullanıyorlar ve kullanılan bu dil onlar için önemli.


Bu nedenledir ki tüm partilerin Z ve Y kuşaklarının neler istediğini, hangi sorunlara önem verdiklerini, hangi konuların çözümünü istediklerini, partilerin hangi tutum ve davranışlarına karşı olduklarını iyice öğrenip, anlayıp buna göre kendilerine bir yol çizmeleri gerekir kanısındayım.


Çok partili yaşama girişimizden bu yana oluşan siyasi gelişmeleri incelersek, seçmenlerin görüşlerinin zaman zaman çok değiştiği, hele hele genç kuşağın beklentilerinin çok farklı olduğu anlaşılacaktır.


Özellikle Z kuşağının beklentileri göz ardı edilirse, bilinmelidir ki partilerin oyları hiçbir zaman önemli oranda artmayacaktır.


İktidar olabilmek için artik birinci parti olabilme , yani sandıkta en çok oy alan parti olarak çıkmak yeterli değildir. Elli +1 gereklidir.


Bunun yolu da Z kuşağına ve onun görüşlerine kulak vermekten geçer.


Bu unutulmasın ve bu doğrultuda gereken yapılsın…


2023 seçimlerini, Y ve Z kuşağı belirleyecektir. İttifaklara duyrulur.


*Keyifli ve güvenli uçuşlarda RTE HAVALİMANI’nda görüşelim.


Havalimanı hedefimizi gerçekleştirdik, yeni hedefimiz İstanbul-Samsun-Rize-Sarp demiryolu, HAYDE ! (Kazım KOYUNCU, 25 Haziran 2005 ölüm y, ruhu şad olsun)


*Yeşil ve maviler arasında trenle yolculuk yapmak ister misiniz?


Sizde kompartımandaki yolculuk hikayelerini dinlemek yerine,yaşamak istiyorsanız,kamuoyu oluşturmaya destek verin.

kib...

Saygılar…

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve rizeninsesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
timbir - birlik haber ajansi